1. Kurumlar Vergisi Kanunu

Şirket müdürü adına yaptırılan hayat sigortası poliçe bedelleri gider olarak dikkate alınabilir mi?

(12.10.2020 tarih ve 87300 sayılı özelge)

Özelge talep formunda, şirket tarafından şirket müdürü için prim iadeli hayat sigortası yaptırılacağı, sigortadan doğacak tüm hakların sigorta ettirenin yani şirketin olduğu, sigortalının vefatı durumunda ise dönülmez lehdar olarak şirketin tanımlandığı belirtilmektedir.

Şirket müdürü için yaptırılacak olan söz konusu prim iadeli hayat sigortasının, sigortalı açısından herhangi bir menfaat doğurmadığı anlaşılmaktadır.

Dolayısıyla, şirket müdürü adına ödenecek şahıs sigorta primlerinin, Gelir Vergisi Kanunu’nun 61. maddesi kapsamında ücret olarak değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.

Bu çerçevede, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili harcamalar Gelir Vergisi Kanunu’nun 40. maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi kapsamında safi kurum kazancının tespitinde gider olarak indirim konusu yapılabileceğinden, ticari kazancın elde edilmesi ve idamesi ile doğrudan illiyet bağı bulunmadığı gibi ücret olarak değerlendirilmesi de mümkün olmayan prim iadeli hayat sigortası poliçe bedellerinin kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır.

Japonya’da yerleşik şirkete ödenecek olan komisyon ödemeleri stopaja tabi midir?

(10.11.2020 tarih ve 301359 sayılı özelge)

Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 30. maddesinin birinci fıkrasında; dar mükellefiyete tabi kurumların anılan fıkrada bentler halinde sayılan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslar dahil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından %15 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı hükme bağlanmış ancak ticari kazanç (birden fazla takvim yılına sirayet eden inşaat ve onarım işleri ile ilgili olarak yapılan hakediş ödemeleri hariç olmak üzere) niteliğindeki ödemelerden vergi kesintisi yapılacağına ilişkin bir hükme yer verilmemiştir.

Öte yandan, Türkiye Cumhuriyeti ile Japonya Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşmasına göre, Japonya mukimi şirketin verdiği hizmetler karşılığında elde ettiği kazancın Türkiye’de vergilendirilmesi için kazancın Türkiye’de bulunan bir işyeri vasıtasıyla elde edilmesi gerekmektedir. Aksi durumda vergilendirme Japonya’da yapılacaktır.

Anlaşmanın 5. maddesinde hangi hallerde diğer Devlette bir işyeri oluşup oluşmayacağı düzenlenmiştir. Bu madde kapsamında Türkiye’de bir işyeri bulunmaması koşuluyla Japonya’da yerleşik firmaya doğrudan doğruya komisyon ödemesi yapılması durumunda vergi kesintisi yapılmayacaktır.

Personele verilen yemek kartlarına yüklenilen bedel hangi koşullar altında gelir vergisinden istisna tutulabilir?

(13.11.2020 tarih ve 843261 sayılı özelge)

Özelge talep formu ve eki dilekçelerde yer alan bilgilerden, her çeşit ticari malın perakende ticaretinin yapıldığı, çalışanlara iş yeri müştemilatında yemek verilmediği, çalışanların yemek ihtiyaçlarını gidermek üzere bir şirket ile sözleşme imzalandığı, bu sözleşmeye istinaden adı geçen şirketten … kart alarak personele verildiği, personelin bu kartlara yüklenen bedel ile yalnızca hazır tüketim ürünleri (atıştırmalıklar, sandviç, dürüm, içecek, unlu mamuller, konserve ürünler, peynir, yoğurt, mevye-sebze vb.) satın alabildiği belirtilerek, personele verilen …kart’lara yüklenen yemek bedelinin, Gelir Vergisi Kanunu’nun 23. maddesinin birinci fıkrasının (8) numaralı bendi kapsamında gelir vergisinden istisna olup olmadığı hususunda görüş sorulduğu anlaşılmaktadır.

İşveren tarafından hizmet erbabına yemek verilmesi suretiyle sağlanan menfaatler, Gelir Vergisi Kanunu’nun 61. maddesi kapsamında ücret olarak değerlendirilmektedir.

Çalışanlara yemek hizmetinin iş yeri veya müştemilatında verilmediği durumda;

  • Yemek bedelinin personele nakden ödenmemesi,
  • Yemek bedelinin işveren tarafından, doğrudan yemek verme hizmetini sağlayan veya bu işe aracılık eden kuruluşa ödenmesi,
  • Hizmet erbabına sağlanan yemek bedelinin fiilen çalıştığı günlere ait olması,
  • İlgili yıl için belirlenen miktarla sınırlı olması,

kaydıyla, çalışanlara sağlanan bu menfaatler istisnaya konu edilebilmektedir.

Ayrıca, işverenlerce çalışanlara yemek çeki ve benzeri ödeme araçları verildiği durumlarda, yemek çeki ve benzeri ödeme araçlarının münhasıran yemek hizmeti veren işletmelerde kullanılması, market ve benzeri işletmelerde başka amaçlarla kullanılmaması ve çalışılan günler için belirlenen limitin aşılmaması kaydıyla anılan istisna hükmünden faydalanılması mümkün bulunmaktadır.

Buna göre, anlaşma yapılan şirketin münhasıran yemek veren bir yer olarak değerlendirilmesi mümkün olmadığından, çalışan personelin yemek ihtiyacını karşılamak üzere yemek kartına yüklenen yemek bedellerinin, Gelir Vergisi Kanunu’nun 23. maddesinin birinci fıkrasının (8) no.lu bendi kapsamında gelir vergisinden istisna edilmesi mümkün olmayıp gelir vergisi tevkifatına tabi tutulması gerekmektedir.

2. Gelir Vergisi Kanunu

Serbest meslek erbabının kendisine ait yemek bedeli gider yazılabilir mi?

(04.11.2020 tarih ve 40793 sayılı özelge)

Gelir Vergisi Kanunu’nun 68. maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan genel giderlerin, serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak indirilebilmesi için kazancın elde edilmesi ve idamesi ile açık ve doğrudan bir bağının bulunması, yapılan işin mahiyetine uygun olması ve iş hacmi ile mütenasip olması gerekmektedir.

Buna göre; mesleğin icra edildiği mesai saatleri içerisinde işyerinde yenen yemek bedelinin Vergi Usul Kanunu uyarınca belgelendirilmesi halinde, Gelir Vergisi Kanunu’nun 68. maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan genel giderler kapsamında mesleki kazancın tespitinde gider olarak indirilmesi mümkün bulunmaktadır.

Mesleki yayın niteliğinde olmayan kitap, dergi, roman gibi yayınlar için ödenen bedeller beyan edilen matrahtan indirilebilir mi?

(06.11.2020 tarih ve 821888 sayılı özelge)

Mesleki yayın niteliğinde bulunmayan ve serbest meslek kazancının elde edilmesi ve idamesi ile ilgili olmayan kitap, dergi ve romanlar için yapılan harcamaların, Gelir Vergisi Kanunu’nun 68. maddesi kapsamında indirim konusu yapılması söz konusu değildir.

Aynı şekilde, alınan kültürel kitap, dergi ve roman için yapılan harcamaların, Gelir Vergisi Kanunu’nun 89. maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendi çerçevesinde yıllık gelir vergisi beyannamesinde de indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.

Envantere kaydedilen veya kiralanan araç için yapılan harcamalar ile dış giyim harcamaları gider olarak dikkate alınabilir mi?

(17.11.2020 tarih ve 63571 sayılı özelge)

Mesleki faaliyetin ifasında kullandığı belirtilen dış giyim eşyalarının münhasıran faaliyetin yürütülmesine mahsus olmaması nedeniyle, belirtilen harcamalar ile mesleki kazancın elde edilmesi veya idamesi arasında doğrudan bir bağ olduğundan söz edilemeyeceğinden, yapılan takım elbise, gömlek, kravat ve ayakkabı gibi harcamaların, mesleki kazancın tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün değildir.

Çalışanlar için satın alınan giyim eşyalarının ise çalışanlara sağlanan menfaat kapsamında değerlendirilerek ücret hükümlerine göre vergilendirilmesi ve ücret gideri olarak mesleki kazancın tespitinde indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

Diğer taraftan, serbest meslek faaliyetinin önem ve genişliği ile mütenasip olması kaydıyla işte kullanılan araçlardan; 07.12.2019 tarihinden önce envantere kaydedilen araçlara ilişkin ayrılan amortismanların tamamının, 07.12.2019 tarihinden sonra envantere kaydedilen araçlara ilişkin ayrılan amortismanların ise belirtilen tutarları aşmayan kısmının, serbest meslek kazancının tespitinde gider olarak indirim konusu yapılması mümkündür.

Ayrıca, bu araçlara ilişkin 01.01.2020 tarihinden önce yapılan tamir, bakım, yakıt ve benzeri giderlerin tamamı, 01.01.2020 tarihinden sonra yapılan giderlerin ise en fazla %70’i kazancın tespitinde gider olarak indirim konusu yapılabilecektir.

Yukarıda özetlenen özelgeler ile diğer çok sayıda özelgenin tam metnine www.gelirler.gov.tr internet adresinin mevzuat bölümünden ulaşabilirsiniz.

Leave a comment

Make sure you enter all the required information, indicated by an asterisk (*). HTML code is not allowed.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • Bağ-Kurluların Prim Gün Sayısı Ne Zaman Düşecek? Soru: Bağ-Kur 7200’den haber var mı? Uzun zamandır bizleri umutlandırdılar,…
  • TFRS- BOBİ TFRS - KÜMİ TFRS VE İŞLETME DEFTERİ HADLERİ * KAYİK’ler Bağımsız Denetime Tabidir Ve TFRS Kısaltmasıyla Türkiye Finansal…
  • DÜZELTME KARINI DAĞITMAK MANTIKLI MI? YA DA NE KADARLIK KISMI VERGİSİZ DAĞITILABİLİR Bilindiği üzere, bilançolar düzeltilirken 570 ve 590 hesaplar 698 hesaba…
Top