Pay Devri Tescil Ettirilmeyen Limited Şirket Ortağı Ne Yapabilir?

I- GİRİŞ

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu(1) (TTK(2)) uyarınca, limited şirkette esas sermaye paylarının devrinin noter huzurunda yazılı şekilde yapılması zorunludur. Şirket tarafından ispat aracı şeklinde veya nama yazılı pay senedi çıkarılmış olsa dahi, bu zorunluluk ortadan kalkmaz. Fakat, esas sermaye pay devrinin geçerlilik kazanabilmesi için noter huzurunda devir sözleşmesinin imzalanmış olması tek başına yeterli olmayıp, şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse, esas sermaye payının devrinin genel kurul tarafından onaylanması gerekir. Pay devri ancak bu onayla geçerli olur. Onaydan kasıt, limited şirket ortaklarının genel kurul olarak toplanıp pay devrini uygun bulduklarına ve pay defterine işlenmesine izin verdiklerine dair yazılı bir karar almalarıdır. Şirketin müdürünün veya müdürler kurulunun devri onaylayan bir karar alması, genel kurul onayı yerine geçmez ve genel kurula ait devredilemez bir yetkinin kullanılmış olması nedeniyle batıl, yani geçersiz sayılır.

Limited şirkette pay devrinin önemli sonuçlar doğurduğu hususlardan birisi, amme borçlarından kaynaklanan ortak sorumluluğuna dairdir. 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 35. maddesi uyarınca, limited şirket ortakları şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacağından sermaye hisseleri oranında doğrudan doğruya sorumlu olurlar. Ortağın şirketteki sermaye payını devretmesi halinde ise, payı devreden ve devralan şahıslar devir öncesine ait amme alacaklarının ödenmesinden müteselsilen sorumlu tutulur. Ancak, payını devreden ortak devir sonrasına ait amme borçlarından sorumlu tutulmaz. TTK’nın madde 598/f.1 hükmü gereği, esas sermaye paylarının geçişlerinin tescil edilmesi için, şirket müdürleri tarafından ticaret siciline başvurulur. Bununla birlikte, uygulamada bazen ortağın pay devri talebi limited şirket genel kuruluna getirilmemekte ya da genel kurulca onaylandığı halde ihmalen veya kasten ticaret siciline tescil ettirilmemektedir. İşte bu çalışmada, pay devri için şirkete başvurduğu halde devir keyfiyeti genel kurulun onayına sunulmayan yahut genel kurulca pay devri onaylandığı halde müdürler tarafından pay devri tescil ettirilmeyen limited şirket ortaklarının pay devirlerini nasıl ticaret siciline tescil ettirebilecekleri ele alınmaktadır.

II- GENEL KURUL’UN ONAYINA SUNULMAYAN PAY DEVRİNİN ORTAK TARAFINDAN TES-CİL ETTİRİLMESİ

TTK’nın 595. maddesinin yedinci fıkrasında, limited şirket genel kurulunun, başvurudan itibaren üç ay içinde, pay devrini reddetmemesi, yani ne onaylaması ne de onaylamaması halinde, pay devrine onay verilmiş sayılacağını hükme bağlanmıştır. Anılan hüküm, limited şirket genel kurulunun sessiz kalarak pay devrinin onayını sürüncemede bırakmasını engellemek amacıyla getirilmiştir(3).

Bu çerçevede, esas sermaye payını noter huzurunda imzaladığı devir sözleşmesi ile devreden ortak, pay devrinin onaylanması için şirkete başvurmuş ve başvuru tarihinden itibaren üç ay geçmesine rağmen konu genel kurulun onayına sunulmamış ve genel kurulca bu konuda bir karar alınmamışsa, payını devreden ortak, esas sermaye payının devrine ilişkin noter onaylı devir sözleşmesini şirket merkezinin bulunduğu yerdeki ticaret sicili müdürlüğüne ibraz ederek, bu paylarla ilgili olarak adının ticaret sicilinden silinmesini isteyebilir. Başvuru üzerine ticaret sicili müdürlüğü, esas sermaye paylarını iktisap edenin (devralanın) adını bildirmesi için limited şirkete süre verir. İktisap edenin adının bu süre içinde bildirilmemesi halinde ticaret sicili müdürü tescil başvurusunda bulunmakla yükümlü kişileri, otuz gün içinde tescil başvurusunda bulunmaya veya tescili gerektiren sebeplerin bulunmadığını ispat etmeye çağırır. Ticaret Sicili Yönetmeliği’nin 22. maddesine göre, limited şirketlerde sermaye paylarının geçişini tescil ettirmeye şirket müdürleri yetkilidir. Aynı madde gereği, pay geçişi olgusunun tescilini istemeye birden çok kimse zorunlu ve yetkili olduğu takdirde, bunlardan birinin talebi üzerine yapılan tescil tümü tarafından istenmiş sayılmaktadır. Yapılan çağrı üzerine, süresi içinde limited şirketin müdürü yahut müdürleri tarafından tescil isteminde bulunulmaması veya kaçınma sebepleri bildirilmiş olmasına rağmen kaçınma sebeplerinin yeterli görülmemesi halinde, ticaret sicili müdürlüğü, durumu sicilin bulunduğu yerdeki ticari davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine bildirir. Bu bildirim ticaret sicili müdürlüğü tarafından yapılacağından, payını devreden ortağın ayrıca mahkemeye müracaat etmesi gerekmez. Mahkemenin tescile hükmetmesi halinde ise, pay devri re’sen tescil edilir.

Burada, önemli olan ve anılan sürenin başlangıcını belirleyen payını devreden ortağın başvuru tarihidir. Yasa’da başvurunun yazılı mı sözlü mü olacağı açık olmamakla birlikte, anılan haktan faydalanmak ve sürenin tespitinde esas alınmak üzere, payını devreden ortağın, ispat hukuku açısından, noter onaylı devir sözleşmesini şirkete yazılı olarak bildirerek genel kurul onayı başvurusunda bulunması ve hatta şirketin ileride böyle bir başvurunun kendisine ulaşmadığı yönündeki olası beyanlarına karşılık başvurusunu noter aracılığıyla yapması uygun olacaktır.

Bununla birlikte, Seri:A 1 Sıra No.lu Tahsilat Genel Tebliği’nin VIII. bölümünde “ortaklık payının devri; tescil ve ilan edilmese de noter tasdikli devir sözleşmesi, şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse ortaklar genel kurulunun onayı bu onayın bulunmadığı halde üç aylık sürenin geçmesi ile hüküm ifade etmektedir. Bu durumda ortaklık payının devredildiği tarih olarak noter tasdikli devir sözleşmesi tarihinin esas alınması gerekmektedir.” hükmü yer almakta olup, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilememesi veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacaklarının takibinde, üç aylık sürenin dolduğu tarih ya da mahkemenin re’sen tescil kararı verdiği tarihin değil pay devri sözleşmesinin noterde onaylandığı tarihin esas alınacağını belirtmekte fayda vardır.  

Yeri gelmişken, genel kurulun pay devrine onay vermesinin sürüncemede bırakılması yerine doğrudan reddedilmesi halinde, TTK’nın 595. maddesinin beşinci fıkrasında yer alangenel kurul onay vermeyi reddetmişse, ortağın haklı sebeple şirketten çıkma hakkı saklı kalır. hükmü gereği, payını devreden ortağın ortaklıktan çıkma davası açması gerektiğini (ortak, çıkma davasından önce genel kurul kararı aleyhine iptal davası da açabilir), bu hususta genel kurulun red kararı üzerine ticaret siciline tescil başvurusunda bulunamayacağını belirtmekte fayda vardır.

III- GENEL KURUL’CA ONAYLANDIĞI HALDE TESCİL ETTİRİLMEYEN PAY DEVRİNİN ORTAK TARAFINDAN TESCİL ETTİRİLMESİ

TTK, esas sermaye payının devrinin ticaret siciline tescilini, devredenin ve üçüncü kişinin korunması yönünden gerekli görmüş(4), bu görevi de limited şirket müdürlerine yüklemiştir. Bu itibarla, Ticaret Sicili Yönetmeliği’nin 103. maddesi gereği, esas sermaye paylarının devirlerinin tescil edilmesi için, şirket müdürleri tarafından en geç otuz gün içinde ticaret sicili müdürlüğüne aşağıda sayılan belgelerle birlikte başvurulması gerekir:

a- Şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse esas sermaye payının devrine onay veren genel kurul kararının noter onaylı örneği.

b- Esas sermaye payının devrine ilişkin tarafların imzaları noter onaylı devir sözleşmesi.

c- Pay geçişinin işlendiği pay defterinin ilgili sayfasının örneği.

Ancak, TTK, limited şirket müdürünün veya müdürler kurulunun bu görevi ihmal etmeleri ve otuz gün içinde ticaret siciline başvurmamaları ihtimalini öngörerek, şirketten ayrılan ortağa adının bu paylarla ilgili olarak silinmesi için ticaret siciline başvurma hakkı da tanımıştır. Buna göre; esas sermaye paylarının devrine genel kurulca onay verilmiş olmasına rağmen genel kurul tarihinden itibaren, üç ay içinde genel kurulun karar vermemesi üzerine devrin kabul edilmiş sayılması halinde ise bu tarihten itibaren müdürler tarafından otuz gün içinde başvurunun yapılmaması halinde, payını devreden ortak, esas sermaye payının devrine ilişkin noter onaylı devir sözleşmesini ibraz etmek kaydıyla, bu paylarla ilgili olarak adının ticaret sicilinden silinmesini isteyebilir.

Başvuru üzerine ticaret sicili müdürlüğü, esas sermaye paylarını iktisap edenin adını bildirmesi için şirkete süre verir. İktisap edenin adının bu süre içinde bildirilmemesi halinde ticaret sicili müdürü tescil başvurusunda bulunmakla yükümlü kişileri, otuz gün içinde tescil başvurusunda bulunmaya veya tescili gerektiren sebeplerin bulunmadığını ispat etmeye çağırır. Yapılan çağrı üzerine, süresi içinde tescil isteminde bulunulmaması veya kaçınma sebepleri bildirilmiş olmasına rağmen kaçınma sebeplerinin yeterli görülmemesi halinde ticaret sicili müdürlüğü, durumu sicilin bulunduğu yerdeki ticari davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine bildirir. Mahkemenin tescile hükmetmesi halinde pay devri resen tescil edilir. Ayrıca, tescil isteminde bulunmayan ve kaçınma sebeplerini bildirmeyen kişiler (müdürler) hakkında, TTK’nın 33. maddesinin ikinci fıkrasında öngörülen 1.911(5) Türk Lirası idarî para cezası uygulanır.

Ancak, bir önceki bölümde ifade edildiği üzere, Seri:A 1 Sıra No.lu Tahsilat Genel Tebliği’nin VIII. bölümünde “ortaklık payının devri; tescil ve ilan edilmese de noter tasdikli devir sözleşmesi, şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse ortaklar genel kurulunun onayı bu onayın bulunmadığı halde üç aylık sürenin geçmesi ile hüküm ifade etmektedir. Bu durumda ortaklık payının devredildiği tarih olarak noter tasdikli devir sözleşmesi tarihinin esas alınması gerekmektedir.” hükmü yer almakta olup, şirketten tamamen veya kısmen tahsil edilememesi veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan amme alacaklarının takibinde, üç aylık sürenin dolduğu tarih ya da mahkemenin re’sen tescil kararı verdiği tarihin değil pay devri sözleşmesinin noterde onaylandığı tarihin esas alınacağını belirtmekte fayda vardır.  

IV- ÖZET VE SONUÇ

Limited şirket ortağının esas sermaye paylarını devredebilmesi için noter huzurunda devralan ile birlikte yazılı devir sözleşmesi yapması, bu devrin payını devreden ortak tarafından şirkete bildirilmesi ve kural olarak genel kurulun devre onay vermesi gerekir. Esas sermaye payını noter huzurunda imzaladığı devir sözleşmesi ile devreden ortak, pay devrinin onaylanması için şirkete başvurmuş ve başvuru tarihinden itibaren üç ay geçmesine rağmen konu genel kurulun onayına sunulmamış ve genel kurulca bu konuda bir karar alınmamışsa, payını devreden ortak, esas sermaye payının devrine ilişkin noter onaylı devir sözleşmesini şirket merkezinin bulunduğu yerdeki ticaret sicili müdürlüğüne ibraz ederek, bu paylarla ilgili olarak adının ticaret sicilinden silinmesini isteyebilir. Yasa’da başvurunun yazılı mı sözlü mü? olacağı açık olmamakla birlikte, anılan haktan faydalanmak ve sürenin tespitinde esas alınmak üzere, payını devreden ortağın, ispat hukuku açısından, noter onaylı devir sözleşmesini şirkete yazılı olarak bildirerek genel kurul onayı başvurusunda bulunması ve hatta şirketin ilerde böyle bir başvurunun kendisine ulaşmadığı yönündeki olası beyanlarına karşılık başvurusunu noter aracılığıyla yapması uygun olacaktır. 

Limited şirket ortağının pay devrine genel kurulca süresinde onay verilmiş, ancak, müdürler tarafından otuz gün içinde ticaret siciline tescil başvurusu yapılmamış ise, bu durumda da payını devreden ortak, esas sermaye payının devrine ilişkin noter onaylı devir sözleşmesini ibraz etmek kaydıyla, bu paylarla ilgili olarak adının ticaret sicilinden silinmesini isteyebilir. Başvuru üzerine ticaret sicili müdürlüğü, esas sermaye paylarını iktisap edenin adını bildirmesi için şirkete süre verir. İktisap edenin adının bu süre içinde bildirilmemesi halinde ticaret sicili müdürü tescil başvurusunda bulunmakla yükümlü kişileri, otuz gün içinde tescil başvurusunda bulunmaya veya tescili gerektiren sebeplerin bulunmadığını ispat etmeye çağırır. Yapılan çağrı üzerine, süresi içinde tescil isteminde bulunulmaması veya kaçınma sebepleri bildirilmiş olmasına rağmen kaçınma sebeplerinin yeterli görülmemesi halinde ticaret sicili müdürlüğü, durumu sicilin bulunduğu yerdeki ticari davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine bildirir. Mahkemenin tescile hükmetmesi halinde olgu (pay devri) re’sen tescil edilir. Görüldüğü üzere, her iki halde de, ortak ticaret siciline başvurma hakkına sahip olsa da, pay devrinin re’sen tescili ancak ticaret sicili müdürlüğünün -şirketin ihtara rağmen tescil başvurusunda bulunmaması halinde- konuyu yargıya taşıması ve mahkemenin tescile hükmetmesi ile mümkün olabilmektedir. Genel kurulun pay devrine onay vermesinin sürüncemede bırakılması yerine doğrudan reddedilmesi halinde ise, payını devreden ortağın ortaklıktan çıkma davası açması gerektiğini, bu hususta doğrudan ticaret siciline tescil başvurusunda bulunamayacağını belirtmeliyiz. Soner ALTAŞ* Yaklaşım / Mayıs 2019 / Sayı: 317

*           Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Başmüfettişi 

(·)         Bu çalışmada belirtilen görüşler yazarına ait olup, çalıştığı Kurum’u bağlamaz.

(1)         14 Şubat 2011 tarih ve 27846 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.

(2)         Çalışmamızda, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu için “TTK” kısaltması kullanılmıştır.

(3)         Türk Ticaret Kanunu Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu, Esas No:1/324, TBMM Tutanak Dergisi, Dönem:23, Yasama Yılı:2, S.Sayısı: 96, Nr.112

(4)         Türk Ticaret Kanunu Tasarısı ve Adalet Komisyonu Raporu

(5)         Anılan idari para cezası tutarı TTK’da “1.000 Türk Lirası” olarak yer almaktadır. Ancak, Kabahatler Kanunu’na göre idari para cezalarının her takvim yılı başından geçerli olmak üzere o yıl için Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 298. maddesi hükümleri uyarınca tespit ve ilân edilen yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanması gerekmektedir. Bu nedenle, anılan idarî para cezasının yeniden değerleme oranına göre 2019 yılı için uygulanacak güncel tutarı 1.911 TL’dir.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • YURT DIŞINA VERİLEN HİZMETLERDE VERGİ İNDİRİMİNDE TÜRKİYE’YE TRANSFER EDİLMESİ GEREKEN KAZANÇ TUTARI 2023 hesap dönemi içinde Türkiye’den yurtdışı mukimi kişi ve kurumlara…
  • YAPILMAKTA OLAN VE HALEN FAALİYETE GEÇMEYEN YATIRIMLARDA 2024 YILINDA ENFLASYON KAYNAKLI VERGİLEME SORUNU  Uzun süren yüksek ölçekli bir yatırım yapıyorsunuz, bunun için bankalardan…
  • Finansal Tablo Örnekleri ve Kullanım Rehberi’ne İlişkin Değişiklikler Resmi Gazetede Yayımlandı Finansal Tablo Örnekleri ve Kullanım Rehberi’ne İlişkin Değişiklikler Görmek İçin Tıklayınız
Top