Mehmet Özdoğru

Mehmet Özdoğru

Email: This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.

Düzeltmeye tabi bilanço kalemleri 2023 ve 2024 düzeltilmiş değerleri üzerinden sonuç hesaplarına gideceği için düzeltme bu yönüyle de matraha etki edecek.

Vergi Usul Kanunu’nun Mükerrer 298/A ve Geçici 33. maddeleri uyarınca yapılması gereken 31.12.2023 bilanço düzeltmeleri mükelleflerce artık neredeyse yapıldı ve bitti. Zaten düzeltilmiş bu bilançolar 2023 kurumlar vergisi beyannamelerine ekleneceğinden düzeltme işlemlerinin sonuçlandırılması için geriye pek de bir zaman kalmadı.

Şimdi sıra 2024/1. geçici vergi dönemi bilançolarının düzeltilmesine geldi. 2023 bilançolarının düzeltmesine yönelik çalışmalar henüz bitiyorken; bir yandan günlük işler, bir yandan 2023 kurumlar vergisi hesaplamalarının yapılması/beyannamelerin hazırlanması ve bir yandan da 2024/1 geçici vergi sonuçlarının çıkarılması, şirketlerin muhasebe departmanlarının ve meslek mensuplarının oldukça yoğun mesaisini alıyor. Bu nedenle 2024/1 ve hatta müteakip geçici vergi dönemlerinde enflasyon düzeltmesi yaptırılmaması talepleri sıkça dile getiriliyor. Açıkçası ben en azından 2024/1 geçici vergi dönemi için bakanlığın bu yetkisini kullanacağını düşünüyorum.

Bu tabii ki bir niyet. Ancak geçici vergi dönemlerinin bazılarında veya tamamında yaptırılmasa bile, 2024 dönem sonunda enflasyon düzeltmesi yapılacak. Düzeltmenin vergisel sonuçlar yaratacağı bu aşamada sıra artık vergili döneme ilişkin teknik konuları tartışmaya geldi.

Malumunuz 2024 yılında parasal olmayan bilanço kalemlerinin yaratacağı kâr/zarar gelir tablosuna gidecek ve matraha etki edecek. Keza düzeltmeye tabi bilanço kalemleri 2023 ve 2024 düzeltilmiş değerleri üzerinden sonuç hesaplarına gideceği için düzeltme bu yönüyle de matraha etki edecek.

Gelir tablosu kalemlerinin düzeltilmesi gibi bir durum yok. Ancak VUK’nun Mük. 298/A maddesi, matrahın tespitinde kanunen kabul edilmeyen giderler (KKEG), istisnalar ve geçmiş yıl mali zararlarının enflasyon düzeltmesine tabi tutulmuş tutarları ile dikkate alınacağını hükme bağlıyor. Peki bu düzenleme, gelir tablosunda yer alan KKEG ve vergiden istisna kalemlerin kayıtlarda düzeltilmeyecek olsa bile beyanname üzerinde düzeltilmiş tutarları ile mi dikkate alınacağı anlamına geliyor? Bana göre evet, Maliye’ye göre hayır.

Bakanlığın bugüne kadar konu hakkındaki düzenlemelerine bir bakalım.

2003/2004 düzeltmesine yönelik 11 Nolu VUK Sirkülerinde, beyanname üzerinde matrah tespit edilirken kanunen kabul edilmeyen giderler (KKEG) ile vergiden istisna edilmiş olan gelirlerin düzeltilmiş tutarları ile dikkate alınacağı, yatırım indiriminin ise düzeltilmemiş tutarları üzerinden dikkate alınacağı belirtilmiş.

Yine 2003/2004 düzeltmesine yönelik 17 Nolu VUK Sirkülerinde, KKEG ve istisna gelirlerin beyanname üzerinde düzeltilerek dikkate alınacağı ifade edilmiş.

VUK’nun Mük. 298/A maddesinde bu konuya ilişkin herhangi bir değişiklik yapılmamasına karşın, Maliye görüş değiştirmiş ve 555 Nolu VUK Genel Tebliğinde, KKEG ve istisna gelirler için beyanname üzerinde ayrıca bir düzeltme yapılmayacağı, ancak parasal olmayan kalemlerin düzeltilmesinin yarattığı sonuçların bu haliyle KKEG veya istisna hesabında dikkate alınacağı belirtilmiştir. Tebliğde yapılan düzenlemeler özetle şöyledir:

- “2024 hesap dönemi başından itibaren verilecek yıllık gelir vergisi ve kurumlar vergisi beyannameleri ile geçici vergi beyannamelerinde beyan edecekleri vergi matrahlarını tespit ederken, (düzeltilmiş 2023 hesap dönemi sonuna ait bilançoya dayanan) 2024 ve sonraki hesap dönemlerine ait geçmiş yıl mali zararlarını, enflasyon düzeltmesi yapma şartlarının varlığına/devamına bağlı olarak, enflasyon düzeltmesine tabi tutulmuş tutarları ile dikkate alacaklardır.”

Bu ifade bana bana biraz üstü kapalı geldi. Buna göre örneğin 2024 yılında enflasyon düzeltmesinin de yapıldığı durumda şirketin mali zararı 1.000.000 TL olsun. Eğer 2025 yılında da düzeltme şartları oluşursa bu 1.000.000 liralık zarar 2025 yılı ÜFE artışı kadar artırılarak mı dikkate alınacaktır? Yoksa 2024 yılında zaten enflasyon düzeltmesi yapılarak belirlendiği için bu tutar sonraki yıllarda yine 1.000.000 TL olarak mı dikkate alınacaktır.

Kanuna uygun yorumun ilki olduğu açıktır. Çünkü enflasyon düzeltmesi bir değerleme uygulaması olup sonuçlarının vergiye tabi olduğu tartışmasız olduğuna göre zaten düzeltme sonuçlarının da dikkate alındığı zarar tutarının ileriki yıllar mahsubunda dikkate alınacağı bellidir. Bunun için ayrıca bir düzenlemeye gerek yoktur. Demek ki kanunun meramı 2024 ve devamı mali zararlarının düzeltmenin yapıldığı müteakip yıllarda ayrıca endekslenerek dikkate alınmasıdır. Tebliğ düzenlemesini de bu şekilde anlamak gerekir.

-        “2024 hesap dönemine ilişkin verilecek geçici vergi beyannameleri ile yıllık gelir vergisi ve kurumlar vergisi beyannamelerinde beyan edecekleri vergi matrahlarını tespit ederken;
-        Bilanço üzerinde düzeltmeye tabi tutulan parasal olmayan kıymetlerden kaynaklanan kanunen kabul edilmeyen giderleri düzeltilmiş tutarlarıyla,
-        Vergiden istisna edilmiş olan kazançlarını ise bu kazançların belirlenmesine esas bilançoların düzeltilmesi sonucu oluşan farkları da içerecek şekilde belirlenen tutarlarıyla dikkate alacaklar, beyanname üzerinde ayrıca bir düzeltme yapmayacaklardır.

Bu kapsamda, ödenen trafik para cezası, binek otomobillere ilişkin akaryakıt gibi harcamaların gider olarak dikkate alınamayacak kısmı, gider olarak dikkate alınamayacak olan motorlu taşıtlar vergisi ödemeleri gibi harcamalar, enflasyon düzeltmesine tabi tutulmayacağından, beyannamede mevcut tutarları üzerinden kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınacaktır. Fazladan ayrılmış amortisman tutarları gibi giderler, enflasyon düzeltmesine tabi tutulacağından, beyannamede düzeltilmiş tutarları üzerinden kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınacaktır.

Örneğin, hesap dönemi takvim yılı olan ve bilanço esasına göre defter tutan (M), ticari işletmesinde kullanılmak üzere 15/7/2022 tarihinde katma değer vergisi ve özel tüketim vergisi dahil alış bedeli 1.000.000 TL olan bir adet binek otomobil satın almış ve binek otomobilin iktisabı esnasında ödenen vergilerini binek otomobilin maliyetine dahil etmiştir. Mükellef normal amortisman usulünde yıllık amortismanlarını genel hükümlere göre ayırmakta ve safi kazancın tespitinde gider olarak dikkate alabileceği amortisman tutarını aşan kısmını kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate almaktadır.

Mükellef 2023 yılı ve 2024 yılı bilançolarını enflasyon düzeltmesine tabi tutacak, 31/12/2024 tarihli dönem sonu işlemlerinde söz konusu binek otomobilin düzeltilmiş değeri üzerinden amortisman ayıracaktır. Ancak binek otomobilin Gelir Vergisi Kanununa göre belirlenen amortismana esas bedelin üzerinde kalan maliyet kısmına tekabül eden amortisman tutarını kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alacaktır.

Ayrıca, 2024 yılı bilançosunda düzeltilmiş amortismanlar içerisinde daha önceki yıllarda ayrılmış ve kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınan amortisman tutarları da bulunacağından 2024 yılı bilançosunun düzeltilmesi neticesinde birikmiş amortismanlar hesabında oluşan farkların söz konusu tutarlara isabet eden kısmının da kanunen kabul edilmeyen gider olarak beyannamede dikkate alınması gerekecektir.

Böylelikle kanunen kabul edilmeyen giderler beyannamede düzeltilmiş tutarları ile dikkate alınmış olacaktır.

Aynı şekilde, vergiden istisna edilen kazançlar da enflasyon düzeltmesine tabi tutulan bilançolara göre tespit edilecek ve enflasyon düzeltmesine tabi tutulmuş kazanç tutarları beyannamede indirim konusu yapılabilecektir.

Örneğin, serbest bölgede faaliyette bulunan ve kazançlarının tamamı istisna kapsamında olan bir mükellef, 2024 yılı bilançosunu düzeltmeye tabi tutacak ve düzeltme sonucu oluşan kazanç tutarını beyannamede istisna olarak göstermek suretiyle matrahtan indirim konusu yapabilecektir.

Yukarıdaki düzenlemeye göre, mükellefler KKEG ve istisnalarla ilgili beyanname üzerinde ayrıca bir düzeltme yapmayacak, düzeltme sonucunda ortaya çıkan tutarlar neyse onlar dikkate alınacaktır. Düzeltme sonucu oluşan düzeltme farkları ile parasal olmayan kalemlerin sonuç hesaplarına gitmesine bağlı olarak bunların düzeltme farklarının da gelir tablosun gidiyor olması, bu kalemlerden doğan KKEG ve istisnaların zaten düzeltilmiş tutarlarıyla dikkate alınmasını gerektirir. Peki Tebliğdeki bu yorum yapılacak idiyse VUK Mük. 298/A’da yer alan KKEG ve istisnaların düzeltilmiş tutarlarıyla dikkate alınacağına yönelik hükme ne gerek vardı?

Kanun düzenlemesi açıktır. Parasal olmayan kalemlerden kaynaklansın veya kaynaklanmasın tüm KKEG ve istisnaların beyanname üzerinde ayrıca düzeltilmiş tutarları ile dikkate alınması gerekir. Bu düzeltme sırasında KKEG ve istisnaların kayıt tarihlerine itibar edilmesi gerekir. Diğer yandan Kanunda istisnalardan söz edilip indirimlerden söz edilmemesi, matrahtan indirilecek unsurların düzeltilmemiş tutarları ile dikkate alınması sonucunu yaratmaktadır.

Bakanlığın 555 nolu VUK Genel Tebliği’nde yer alan bu ifadelerinin, VUK Mük. 298/A maddesinde bu konuda düzenleme yapma yetkisi de olmadığından sadece bir görüş olarak kabul edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Bakanlığın bu yorumu belki beyannamesinde KKEG tutarı yüksek olanların lehine ama istisna gelirleri çok olanların ise aleyhine sonuç veriyor. Bu nedenle özellikle vergiden istisna gelirleri çok olan mükelleflerin bu konuyu ihtirazi kayıt ve dava konusu etmeleri değerlendirilmelidir.

___________________________________________________________________________________________

Haluk Erdem
BDO Türkiye Vergi Ortağı (YMM)
This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.

https://t24.com.tr/yazarlar/haluk-erdem/enflasyon-duzeltmesi-nedeniyle-2024-ve-devaminda-karsilasacagimiz-tartismali-konular-2,44522

Bilindiği üzere, istisnai durumlar hariç, iktisadi kıymetin maliyetine ihtiyari veya zorunlu olarak intikal ettirilmiş olan finansman maliyetlerinin reel olmayan kısımlarının ayrıştırılarak kalan kısmın düzeltmeye tabi tutulması yasal bir zorunluluktur. Finansman maliyetlerinin reel olan kısmı dahil iktisadi kıymetin düzeltilmiş tutarı ile iktisadi kıymetin düzeltme öncesi değeri arasındaki fark “enflasyon düzeltme farkını” ifade eder. Bu fark pozitif olabileceği gibi negatifte olabilir. Pozitif fark düzeltilmiş tutarın düzeltme öncesi tutardan büyük olmasını, negatif fark ise düzeltilmiş tutarın düzeltme öncesi tutardan daha az olduğu anlamına gelir. Pozitif fark doğması durumunda ilgili iktisadi kıymetin enflasyon fark hesabının borcuna, 698 enflasyon düzeltmesi kar veya zararı hesabının alacağına kayıt yapmak suretiyle, negatif fark olması durumunda ise ilgili iktisadi kıymetin alacağına, 698 enflasyon düzeltmesi kar veya zarar hesabının borcuna kayıt yapılmak suretiyle muhasebeleştirme işlemi tamamlanır. Bu kısım itibariyle sorun görünmemektedir.

Öte yandan, iktisadi kıymetlerin düzeltme öncesi tutarı ile düzeltme sonrası tutarı arasında farkın düzeltme öncesi tutara bölünmesi suretiyle ortaya çıkan artış orana 1 eklenmesi suretiyle bulunan oranının 31.12.2023 tarihli birikmiş amortismanla çarpılması suretiyle düzeltilmiş birikmiş amortisman tutarına ulaşılacaktır. Birikmiş amortisman tutarında meydana gelen artış tutarı 257 birikmiş amortisman hesabının alacağına, 698 enflasyon düzeltmesi kar veya zarar hesabının borcuna kayıt yapılmak suretiyle muhasebeleştirme işlemi tamamlanacaktır.  İktisadi kıymetin değerinde azalma olduğu durumlarda birikmiş amortisman tutarında da azalma meydana gelecektir. Bu durumlarda 257 birikmiş amortisman hesabının borcuna, 698 enflasyon düzeltmesi kar veya zarar hesabının alacağına kayıt yapılmak suretiyle muhasebeleştirme işlemi tamamlanacaktır.

SONER ÜLGEN

YMM

Linkedin paylaşımından Alıntı Yapılmıştır

Bilindiği üzere, vergi yasaları açısından iktisadi işletmelerde kazanç tespit edilirken, Vergi Usul Kanunu'nun 281 ve 285. maddeleri hükümleri uyarınca, değerleme günü itibariyle vadesi gelmemiş olan senede bağlı alacak ve borçlar reeskonta tabi tutularak değerleme gününün kıymetine irca olunabilmektedir. Alacak senetleri için reeskont ayrılması, reeskont tutarı kadar gider kaydı, borç senetleri için reeskont ayrılması ise reeskont tutarı kadar gelir kaydı yapılması anlamına gelmektedir. Alacak senetleri için reeskont ayrılması zorunlu olmayıp, ihtiyaridir. Başka bir deyişle; istenirse ayrılabilir, istenmezse ayrılmaz. Ancak alacak senetleri için reeskont ayrılması tercih edilirse, borç senetleri için de reeskont ayrılması zorunludur. 

Öte yandan, banka ve bankerler ile sigorta şirketleri açısından reeskont ayrılması zorunludur. Bunlar reeskont hesaplamalarında ya Cumhuriyet Merkez Bankasının resmi iskonto oranını ya da kendi muamelelerinde uyguladıkları faiz oranını kullanacaklardır. 

Banka ve bankerler ile sigorta şirketleri dışında kalanlarda ise, eğer senetler üzerinde faiz oranı belirtilmişse bu oran, belirtilmemişse T.C. Merkez Bankası’nın resmi iskonto oranı eskont hesaplamalarına esas alınmaktadır. Senette faiz oranı belirtilmemişse, 238 seri no.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği'nde belirtildiği üzere; söz konusu hesaplamada esas alınması gereken faiz oranı, T.C. Merkez Bankası’nca kısa vadeli reeskont işlemlerinde uygulanan faiz oranı değil, kısa vadeli avans işlemlerinde uygulanan faiz oranı olmalı ve senedin değerleme günündeki kıymeti belirlenirken iç iskonto yöntemi uygulanmalıdır.

Öte yandan, 30 Nisan 2013 tarihinde yayımlanan 64 Seri Nolu VUK sirküleri ile ileri düzenleme tarihli çeklerin değerleme gününde vadesi gelmemiş senede bağlı alacak ve borçlar için uygulanması öngörülen reeskont uygulamasından yararlanmasının mümkün bulunduğu açıklanmıştır. Dolayısıyla ileri düzenleme tarihi taşıyan (vadeli) çekler reeskonta tabi tutularak değerleme günü kıymetine irca olunabilir.

Hesap dönemi sonu itibariyle senede bağlı borç ve alacakların değerleme gününde haiz olacakları değerleri ve reeskont tutarı 

        A x 360

F=A - ( ------------- )  formülüne göre bulunacaktır. Formülde;

       360 + (m x t)

F= İskonto tutarı (Reeskont tutarı)

A= Senedin nominal değeri

M= Faiz oranı

t= Vadeyi ifade etmektedir.

1 Nisan 2024 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan “Reeskont ve Avans İşlemlerinde Uygulanacak Faiz Oranlarının Tespiti” Tebliği’ne göre, vadesine en çok 3 ay kalan senetler karşılığında yapılacak reeskont işlemlerinde uygulanacak iskonto faiz oranı yıllık yüzde 50,75; avans işlemlerinde uygulanacak faiz oranı ise yıllık yüzde 51,75 olarak tespit edilmiştir. Buna göre, 1 Nisandan sonra sona erecek hesap dönemlerine ilişkin gelir ve kurumlar vergisi matrahlarının tespitinde alacak ve borç senetleri reeskontunun hesaplanmasında faiz oranı olarak yıllık yüzde 51,75 oranının (31.03.2024 tarihi itibariyle yapılacak reeskont uygulamasında ise yıllık yüzde 44,25 oranının) alınması gerekmektedir. (238 Sayılı VUK Genel Tebliği’ne göre, reeskont işlemleri sırasında iç iskonto yöntemi uygulanmalıdır).

Döviz üzerinden bir bedelle düzenlenmiş senetlerde reeskont hesaplaması dövizli bedel üzerinden yapılmalı, reeskont tutarı hesaplandıktan sonra Maliye Bakanlığı’nca belirlenen değerleme kuru üzerinden reeskont tutarının TL’ye çevrilme işlemi yapılmalıdır. Senet üzerinde herhangi bir faiz oranı yer almaması halinde değerleme gününde geçerli olan Londra Bankalar Arası Faiz Oranı (LİBOR) esas alınacaktır. Akif AKARCA / Dr.Mehmet ŞAFAK

https://www.ekonomim.com/kose-yazisi/alacak-ve-borc-senetleri-reeskontunda-uygulanacak-faiz-orani-yeniden-belirlendi/739663

Perşembe, 25 Nisan 2024 07:16

Maliye Banka Hesaplarını İncelemeye Aldı

Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından kayıt dışı ekonomi ile etkin bir şekilde mücadele edileceği yönünde açıklamalar yapılırken, geçtiğimiz günlerde Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Vergi kayıp ve kaçağına sebebiyet vererek haksız kazanç sağlayanların ve haksız rekabet oluşturanların takipçisi olmaya devam edeceğiz” şeklinde açıklama yapmıştı.

Söz konusu açıklamanın ardından, vergi müfettişleri tarafından işletmelerin, şirket ortaklarının, şirket çalışanlarının ya da işletmeyle ilişkili kişilerin banka hesaplarının denetleneceği yönünde çok sayıda haber yapıldı. Mükelleflerin yapmış oldukları satışlara ilişkin tahsilatların başka banka hesaplarına yönlendirilerek tahsil edilmesinin tespit edilmesi halinde sonuçları ne olur sorusunun cevabını bulmaya çalışalım.

Banka hesapları takip altında

Hazine ve Maliye Bakanlığı bünyesinde “Risk Analiz Genel Müdürlüğü”, Vergi Denetim Kurulu bünyesinde ise “Risk Analiz Sistemi” (VDK-RAS) kurulmuş olup, bankalar ile kredi kartı okuma makinesi (POS makinesi ve imprinter cihazı) veren diğer kurumlar tarafından gönderilen para hareketleri analiz edilerek riskli mükellefler incelemeye alınmakta, mükellef olmayan kişilerin banka hesaplarına sürekli para transferi olması halinde ise bu kişiler de gelen paralarla ilgili olarak izaha davet edilmekte, izahları yeterli bulunmayanlar incelemeye alınmaktadır.

Hesaba gelen para izah edilemez ise ceza var

 Vergi denetim elemanları tarafından yapılan incelemelerde, mükellefiyeti olmayan kişilerin banka hesaplarına gelen paralar ilgili kişi tarafından izah edilemez ve banka hesaplarına gelen paranın vergiye tabi bir işleme dayandığı ve vergilendirildiği hususu ispatlanamaz ise ilgili kişi hakkında ticari faaliyet kapsamında vergi inceleme raporları tanzim edilebilecektir. Yapılan incelemeler neticesinde, ticari faaliyet tespit edilenler hakkında mükellefiyet kaydı açılarak kayıt ve beyan dışı bırakılan tutarlar üzerinden özel usulsüzlük cezası, KDV, gelir vergisi ve geçici vergi yönünden tarhiyatlar ile tarh edilecek verginin bir katı kadar vergi ziyaı cezası önerilecektir.

Vergi denetim elemanları tarafından yapılan incelemelerde, banka hesaplarına gelen paralar ilgili kişi tarafından izah edilemez ve banka hesaplarına gelen paranın mükellefiyet kaydı olan bir işletme ile ilgili olduğu tespit edilirse, ilgili şirket hakkında vergi kayıp ve kaçağı oluştuğu yönünde vergi inceleme raporları tanzim edilerek kayıt ve beyan dışı bırakılan tutarlar üzerinden özel usulsüzlük cezası, KDV, gelir vergisi veya kurumlar vergisi ve geçici vergi yönünden tarhiyatlar ve tarh edilecek verginin bir katı kadar vergi ziyaı cezası önerilecektir.

Banka hesaplarının başkasına kullandırılması

 Banka hesaplarını başkasına kullandıranlarla ilgili olarak 5549 Sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun kapsamında vergi müfettişleri tarafından düzenlenen raporlar Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından değerlendirilmekte ve suç işleyenler hakkında Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunulmaktadır. Söz konusu kanunun 15. maddesine göre, “Yükümlüler nezdinde veya aracılığıyla yapılacak kimlik tespitini gerektiren işlemlerde, kendi adına ve fakat başkası hesabına hareket eden kimse, bu işlemleri yapmadan önce kimin hesabına hareket ettiğini yükümlülere yazılı olarak bildirmediği takdirde altı aydan bir yıla kadar hapis veya 5 bin güne kadar adlî para cezasıyla cezalandırılır.”

Mahmut Bülent YILDIRIM

This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.

https://www.dunya.com/kose-yazisi/maliye-banka-hesaplarini-incelemeye-aldi/724178

Perşembe, 25 Nisan 2024 07:13

Kurumlarda Örtülü Sermaye

Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 12. maddesiyle kurumların, ortaklarından veya ortaklarla ilişkili olan kişilerden doğrudan veya dolaylı olarak temin ederek işletmede kullandıkları her türlü borcun, hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte kurumun öz sermayesinin üç katını aşan kısmı, ilgili hesap dönemi için örtülü sermaye olarak kabul edilmiştir. Örtülü sermayeden söz edilebilmesi için borçlanan kurumun bu borcu işletme veya yatırım harcamalarında kullanması gerekmektedir. Bu borcun aynı şartlarla başka bir ortağa veya kuruma aktarılması halinde, işletmede kullanılan bir borçtan söz etmek mümkün olmayacağından bu borçlanma nedeniyle örtülü sermaye oluşmaz.

Bu yazımda örtülü sermayenin hesabında önem taşıyan ve dikkat edilmesi gereken bazı noktaları, beyan dönemi olması dolayısıyla tekrar hatırlatmak istiyorum.

Ortak veya ortakla ilişkili kişilerden yapılan borçlanmalarda, bu kişilerden alınan borçların toplamının hesap dönemi başındaki öz sermayenin üç katı ile karşılaştırılması ve bu oranı aşan borç tutarlarının oranı aştıkları sürece ilgili hesap dönemi için örtülü sermaye olarak dikkate alınması gerekmektedir. Yabancı para üzerinden yapılan borçlanmalarda ise her bir borcun alındığı tarihte geçerli olan döviz kuru esas alınacaktır. Yabancı para borcunun vadesinin izleyen yıla sarkması halinde, izleyen yıl için söz konusu hesaplama, borcun ödenmeyen tutarının bilanço günü itibarıyla değerlenmiş tutarı esas alınmak suretiyle yapılacaktır.

Ortakların işletmeye kullandırdığı borçların kurumun öz sermayesinin üç katı ile karşılaştırılmasında ana faaliyet konusuna uygun olarak faaliyette bulunan ortak veya ortakla ilişkili kişi niteliğindeki banka veya benzeri kredi kurumlarından yapılan borçlanmalar %50 oranında dikkate alınacaktır. Buna karşılık sadece ilişkili şirketlere finansman temin eden kredi şirketlerinden yapılan borçlanmalarda genel kurallar çerçevesinde işlem yapılacaktır.

Burada öz sermaye kavramı; kurumun Vergi Usul Kanunu uyarınca tespit edilmiş olan hesap dönemi başındaki öz sermayesini ifade etmektedir. Anılan kanunun 192. maddesine göre öz sermaye, aktif (mevcutlar ile alacaklar) toplamı ile borçlar arasındaki farktır (Yeni kurulan kurumlarda kuruluş tarihinde anılan kanuna göre tespit edilen öz sermaye tutarı, hesap dönemi başındaki öz sermaye olarak dikkate alınacaktır). Kurumun dönem başı öz sermayesinin sıfır veya negatif değerler taşıması durumunda, söz konusu kurumun ortak ve ortaklarla ilişkili kişilerden yaptığı borçlanmaların tamamı örtülü sermaye olarak nitelendirilecektir.

Vadeli mal ve hizmet alımlarında vade farkı tutarları, ayrıca hesaplanmış olsa bile, piyasa koşulları ve ticari teamüllerle uyumlu olduğu sürece örtülü sermayenin tespitinde dikkate alınmayacaktır. Aksi halde, bir başka deyişle vade farkı tutarlarının piyasa koşulları ve ticari teamülleri aştığı vadeli alımlarda ortaya çıkan borçlar örtülü sermayenin tespitinde dikkate alınacak; bu şekilde hesaplanan örtülü sermaye tutarına isabet eden vade farkları örtülü sermaye üzerinden ödenen faiz olarak kabul edilecektir.

Öte yandan avansların, hangi amaçla verilirse verilsin alan işletmeye finansman imkanı sağladığı kabul edilmektedir. Dolayısıyla, alınan avanslar da alan işletme bakımından alınan borç olarak değerlendirilecek ve örtülü sermaye hesaplamasında dikkate alınacaktır. Buna karşılık inşaat işlerinde yapılan iş kısmı ile orantılı olarak hesaplanıp ödenen istihkak bedelleri avans olarak nitelendirilmeyecek, dolayısıyla örtülü sermayenin hesabında borç unsuru olarak dikkate alınmayacaktır.

 Kurumların ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin sağladığı gayrinakdi teminatlar karşılığında üçüncü kişilerden yaptıkları borçlanmalar örtülü sermaye sayılmaz. Nakdi teminat karşılığında sağlanan krediler ise borç/öz sermaye oranının hesabında işletmeye verilen borç olarak dikkate alınacaktır.

 Ortaklar vasıtasıyla kurumların iştiraklerinin, ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin, banka ve finans kurumlarından ya da sermaye piyasalarından temin ederek aynı şartlarla kısmen veya tamamen kullandırdığı borçlanmalar da örtülü sermaye sayılmaz. Buna göre, kurumların iştiraklerinin, ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin banka veya finans kurumlarından ya da sermaye piyasalarından temin ederek aynı şartlarla, yani kredi sözleşmesinin içerdiği vade, faiz oranı ve benzeri kullandırılma şartlarında herhangi bir değişiklik yapılmadan kısmen veya tamamen kullandırdığı borçlanmalar, örtülü sermaye kapsamı dışında tutulmuştur.

Kanunda, örtülü sermaye uygulamasında temin edilen borcun tamamının değil, sadece öz sermayenin üç katını aşan kısmının örtülü sermaye sayılması ve bu kısma ilişkin faiz, kur farkı ve benzeri giderlerin, Kurumlar Vergisi Kanunu uygulamasında gider kabul edilmemesi hüküm altına alınmıştır. Kanunda borcun hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte kurumun öz sermayesinin üç katını aşan kısmı örtülü sermaye olarak kabul edildiğinden, bu limiti aşan kısma isabet eden faiz, kur farkı ve benzeri giderlerin geçici vergi dönemleri de dahil olmak üzere vergi matrahından indirilmesi mümkün olmayacaktır.

Bu düzenlemeler kurumlar vergisi mükellefleri ve özellikle sermaye şirketleri için önem taşımaktadır. Buna karşılık şahıs şirketleri için bu düzenlemelerin bir önemi bulunmamaktadır.

Ancak yaşanan sorunlar dikkate alındığında örtülü sermaye faizi düzenlemesinin de gözden geçirilmesi gerekmektedir. Hatta belki maddenin yeniden yazılması gerekebilir. Bu konu da gelecek yazımda. Bumin DOĞRUSÖZ

https://www.ekonomim.com/kose-yazisi/kurumlarda-ortulu-sermaye/739662

CHP'li Nalbantoğlu 'mali müşavirleri canından bezdirdiniz' dedi, hükümete seslendi!

CHP İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu, serbest muhasebeci mali müşavirler ile yeminli mali müşavirlerin, AKP iktidarının iş bilmez politikaları ve uygulamaları nedeniyle mesleklerini yerine getirmekte büyük zorluklarla mücadele ettiklerini belirterek hükümete seslendi.

CHP İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu, serbest muhasebeci mali müşavirler ile yeminli mali müşavirlerin, AKP iktidarının iş bilmez politikaları ve uygulamaları nedeniyle mesleklerini yerine getirmekte büyük zorluklarla mücadele ettiklerini belirterek hükümete seslendi. “Mali müşavirleri canından bezdirdiniz” diyen Nalbantoğlu, yaptığı yazılı açıklamada şunlara değindi:

“Plansız, programsız enini sonunu düşünmeden, uygulayamaya koyduğunuz vergi, beyanname ve bildirimler mali müşavirleri gerçekten yordu. Herkes bayram yaptı, mali müşavirler ise bayramda, yıllar öncesinin sabit kıymetlerinin peşine düştü. Bayram herkese varken, mali müşavire yok. Niçin bu duruma düşüldü? Yanıt belli. Çünkü ekonomi yönetimindeki iş bilmezlerin yarattığı enflasyonun muhasebesini yapmak mali müşavirlerin işi. İktidardakilerin iş bilmezliği neden mali müşavirlere iş yükü ve angarya olarak yansıyor. Enflasyon düzeltmesi adını verdiğiniz uygulama, borçlanarak varlığını sürdürmeye çalışan işletmelere bir vergi yükü daha getirirken, işinin hakkını vermeye çalışan mali müşavirlerin kâbusu haline geldi.

3’er aylık dönemlerde enflasyon hesaplayıp, bunun bilançosunu, beyannamesini düzenletmek hangi kafanın ürünü anlamak mümkün değil. 

“Dijital vergi, SGK, e- devlet dediniz. Güya işler kolaylaşacaktı. Mali müşavirlerimiz de bunlara güvenip, işlerini toparlayıp ailesiyle birlikte olmanın planlarını yaparken, çalışmayan beyanname, bildirim sisteminiz yüzünden ofislerinden çıkamaz oldu. Her an sistem düzelecek diye bilgisayar başında nöbet tutar hale geldi. Düzgün ve düzenli olarak çalışan bir tane sisteminizin olmadığı bir kez daha gözler önüne serildi.”

Mali Müşavirlik Ofislerinde çalışan stajyerler, bu mesleği yapmak istemiyorlar.

“Bu kadar ayrıntıya boğmanın, bir başka kurumda olan bilginin mali müşavirler tarafından bir başka kuruma beyan ve bildirim olarak verilmesinin mantığını anlamak mümkün değil. İşletmenin bütün bir yıl çalışan sayısı SGK kurumunda, işletmenin tükettiği enerji, su, doğalgaz abonelik bilgisi, ilgili kurumlarda varken, işletmenin cirosu kurum beyannamesinde, KDV beyannamesinde varken bunu birde yıllık işletme cetveli adı altında istemenin mantığı nedir? Diyelim ki mali müşavirler bunu yaptı, yapılır da ama sizin alt yapınız bunu karşılayacak durumda değil ki! Beyan süresinin son günlerinde takılmayan, düzgün çalışan bir tane sisteminizi gösterin.

Beyanname gönderilmeye çalışılıyor, beyanname sistemi çalışmaz. e. defter beratlarını yapmaya çalışılır, sisteminiz çalışmaz.  O çalışsa mali mührünüz çalışmaz.

Yetmedi, e. defteri gönderebildiniz. Birde 2. kopyasını vereceksiniz. Hadi buyurun bu sefer de 2. kopyaların sistemi takılır, çalışmaz. Ofislerde stajyer olarak mesleği öğrenmeye çalışanlar, yardımcılar, bütün bunları görüp bu mesleği yapmak istemiyorlar.”

Bu Nisan ayının kerameti nedir?

“Her kurum Nisan ayında beyan, bildirim bekler, onu da mali müşavirlerden bekler. Her ayın rutin beyannamesi (KDV, Muhtasar, Damga vergisi vs. vs) yanında Kurum beyannamesi Nisan’da da yıllık işletme cetveli Nisan’da, TÜİK istatistik bilgileri Nisan’da… Devlet kurumları için Nisan ayını bu kadar kutsallaştıran ne acaba? Bu Nisan ayının kerameti nedir? Gerçekten anlamakta zorluk çekiyoruz. Bir ayda bu kadar bilgi belge sağlıklı verilemez, bunu yıla yayalım diye düşünen yok. Yıllık işletme cetveli haziran ayında verilirse, TÜİK bildirimleri Eylül ayında verilirse devletin istatistik sistemi mi çöker? TÜİK kurumuna en doğru bilgiyi ertesi gün verseniz ne olur? Ülkenin yararına kullanması beklenebilir mi?

İş bilmiyorsunuz! Organizasyon bilmiyorsunuz! Sonuçlarını hesaplayamıyorsunuz ama…İstiyorsunuz da istiyorsunuz…”

https://www.gercekizmir.com/haber/CHP-li-Nalbantoglu-mali-musavirleri-canindan-bezdirdiniz-dedi-hukumete-seslendi/150286

İş Kanunu'nun 75. Maddesinde işverenin özlük dosyası tutması ile ilgili hükmü düzenlenmiştir.

- Özlük dosyasında olması veya olmaması gerekenler; "İşyeri tehlike sınıfına, işçinin yapacağı göreve, işyeri uygulamasına ve yasal zorunluluklara" göre değişkenlik gösterecektir.

Madde 75'te İşverene;
- Her bir işçi için özlük dosyası tutmasını
- İstenildiği takdirde yetkili memur veya mercilere teslim etmesini
- Gizlilik kurallarına riayet etmesini
- Hukuka uygun olarak kullanması noktasında sorumluluk yüklemiştir.

KVK Kanunu'nda da ilgili kişilerin kişisel ve özel verilerinin korunması amaçlandığını da göz ardı etmemek gerekir.

Özlük Dosyasının güncel tutulması
- İş ilişkisi kurulurken
- İş ilişkisi devam ettiği sürece
- İş ilişkisi sonlandığında şeklinde planlanmalı

Arşivleme
- İlgili evrakların saklanması
- Yetkisiz kişi ve mercilerin erişimi engellenmesi
- Dijital arşiv kullanılıyorsa gerekli güvenlik önlemlerinin alınması gerekir.
- Üçüncü firmalar ile paylaşılması halinde firma ile gizlilik anlaşması imzalanması ve gerekli önlemlerin alınması sağlanmalıdır.

İşverenlerin dikkat etmesi gereken diğer noktada işçinin özel nitelikli verilerinin kanunen zorunlu olmadan ve işin yapılması için zorunlu olmadan işlenmemesi gerekir. Gerekli bilgi gerekli sürelerle saklanmalıdır.

Yasal Süreç
İşveren ve işç açısından uyuşmazlık olması durumunda özlük dosyasındaki belge ve yazışmalar önem arz eder. İşverenin ispat yükümlülüğü olduğu konularda özlük dosyasının önemi artacaktır. Bu nedenle işveren özlük dosyasını sıradan bir evraklar listesi olarak düşünmemeli sağlık bir sistem haline getirmelidir.

.

Bilindiği üzere, 15.07.2023 tarihinden sonra iktisap edilen Kurumlar Vergisi Kanununun 5’nci maddesinin (1) fıkrasının (a) bendinde yer alan istisna hükmünün kapsamı 7456 Sayılı Kanun’la getirilen düzenleme ile daraltılmıştır.

15.07.2023 tarihinden önce iktisap edilen Kurumlar Vergisi Kanununun 5’nci maddesinin (1) fıkrasının (a) bendinin alt bentlerinde yer alan tam mükellefiyete tabi diğer yatırım fonu katılma paylarından elde edilen kâr payları (299 İştirak Kazançları) ile katılma paylarının fona iadesinden doğan gelirler (299 İştirak Kazançları) ile yatırım fonlarının katılma paylarının Vergi Usul Kanununun 279’uncu maddesi kapsamında değerlenmesinden kaynaklanan değer artış kazançları (386 İştirak Kazançları)  kurumlar vergisinden istisna edilecektir. 15.07.2023 tarihinden sonra iktisap edilen bu tür fonlar için istisna hükmünden yararlanmak mümkün değil. Hem 15.07.2023 tarihinden önce hem sonrasında bu tür fon alıp satanların istisna kazançlarını tespit ederken istisna olan kazanç istisnaya tabi olmayan kazançtan hangisinin öncelik sırası alacağı da belirsizdir.

E-beyanname programında istisna kazançlar “Zarar Olsa Dahi İndirilecek İstisna ve İndirimler bölümünde” 298, 299 ve 386 numaralı kodlara yazılmak suretiyle istisnaya konu edilecektir.

Sonrasında olduğu gibi, 15.07.2023 tarihinden önce olsa bile portföyünde yabancı para birimi cinsinden varlık ve altın ile diğer kıymetli madenler ve bunlara dayalı sermaye piyasası araçları bulunan yatırım fonlarından elde edilen kazançlar istisna kapsamında değerlendirilmeyecektir.

Ayrıca kurumlar vergisi beyannamesini doldururken bu tür istisna fonları bulunanlar kurumlar vergisi beyannamesinin "Ekler" kısmında " KVK 5/1-a Maddesine Göre Yurtiçi İştirak Kazancı İstisnasına İlişkin Bilgiler" bölümünü doldurmadan beyannameyi onaylama aşamasına geçemiyorsunuz. İstenilen bilgiler ise "İstisna Türü", "İştirak Edilen Şirketin Vergi Kimlik Numarası", İştirak Edilen Şirketin Ünvanı", İştirak Edilen Şirkete İştirak Oranı", Kazancın Elde Edildiği Tarih" ve "Kazanç Tutarı". Beyannameyi doldurmadan bu bilgilere erişim sağlamanız gerekiyor.

 

Linkedin Paylaşımından Alıntı Yapılmıştır

Gazete yazılarım nedeniyle vergi ve sosyal güvenlik konularında çok sayıda soru almaktayım. Gençlerimizde E.Mail yoluyla  yeni iş kurmaları halinde kendileri için vergi ve sosyal güvenlik prim ödemeleri açısından kanunlarımızda bir düzenleme var mı şeklinde sorular yöneltiyorlar. Bu hafta bu konuya açıklık getirmeye çalışacağım.

Yeni iş kuracak gençlere, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu ile faaliyete başladıkları takvim yılından itibaren üç yıl boyunca elde ettikleri kazancın bir kısmını vergi dışı bırakmak ve gençlerimizin girişimciliğe yönlendirilmesini desteklemek amacıyla, vergi teşviki 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile sigorta prim teşviki getirilmiştir. Gençlerimiz konuyla ilgili daha ayrıntılı bilgi almak isterlerse 292 Seri No’lu Gelir Vergisi Genel Tebliğine bakabilirler.

VERGİ TEŞVİKİ

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 20’nci maddesi ile 10.02.2016 tarihinden itibaren ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle adlarına ilk defa gelir vergisi mükellefiyeti tesis olunan genç girişimcilerin, faaliyete başladıkları takvim yılından itibaren üç vergilendirme dönemi boyunca elde ettikleri kazançlarının 103. maddede yazılı tarifenin ikinci diliminde yer alan tutara kadar olan kısmı, (2023 Yılı kazançları için 150.000 TL)gelir vergisinden istisna edilmiştir.

Genç Girişimcilerde Kazanç istisnasından;

Ticari, zirai veya mesleki faaliyeti nedeniyle adlarına ilk defa gelir vergisi mükellefiyeti tesis olunan,

Mükellefiyet başlangıç tarihi itibariyle 29 yaşını doldurmamış tam mükellef gerçek kişiler, yararlanabilir.

Genç girişimciler için getirilen teşvik uygulamasında özellik taşıyan bazı hususlar şunlardır:

Faaliyetin ortaklık olarak yürütülmesi

Adi ortaklık veya şahıs şirketi kurmak suretiyle faaliyette bulunan mükellefler, tüm ortakların ayrı ayrı istisna şartlarını taşımaları şartıyla vergi teşvikinden ayrı ayrı yararlanabilir.

İşletmenin devralınması

Bir işletmenin veya mesleki faaliyetin devralınması halinde, teşvikten yararlanılabilmesi için işletmenin ya da mesleki faaliyetin devralındığı kişinin eş veya üçüncü dereceye kadar kan veya kayın hısımlarından olmaması gerekmektedir.

Mevcut bir işletmeye veya mesleki faaliyete sonradan ortak olunmaması

Mükelleflerin mevcut bir işletmeye, mesleki faaliyete veya ortaklığa sonradan ortak olmaları durumunda, diğer tüm şartları taşısalar dahi vergi teşvikinden yararlanmaları söz konusu olmayacaktır.

SİGORTA PRİM TEŞVİKİ

Ekonomik büyüme ve kalkınmanın destekleyici gücü, yenilik ve yaratıcılığın  en önemli kaynaklarından biri olan genç girişimcilere, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 81’inci maddesine eklenen hüküm ile sigorta prim teşviki uygulaması getirilmiştir.

Bu kapsamda, 01.06 2018 tarihinden 5510 sayılı Kanun’un 4/1-b maddesi kapsamında ilk defa vergi mükellefi olarak sigortalı sayılan gerçek kişilerin primleri, tescil tarihinden itibaren bir yıl süreyle 5510 sayılı Kanun’un 82’nci maddesine göre belirlenen prime esas kazanç alt sınır üzerinden Hazinece karşılanacaktır.

Sigorta Prim Teşvikinden Kimler Yararlanabilir?

Sigorta Prim Teşvikinden yararlanma şartları aşağıda belirtilmiştir:

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 20’nci maddesi kapsamında genç girişimcilerde kazanç istisnasından faydalanmak.

Mükellefiyet başlangıç tarihi itibariyle 18 yaşından büyük ve 29 yaşından küçük olmak.

01.06.2018 tarihinden itibaren ilk defa vergi mükellefi olarak 5510 sayılı Kanun’un 4/1-b maddesi kapsamında sigortalı sayılan gerçek kişilerden olmak.

Kendi işinde bilfiil çalışılması veya işin kendisi tarafından sevk ve idare edilmesi.

Sigorta Prim Teşviki İçin Başvuru Nasıl ve Nereye Yapılacaktır?

Sigorta prim teşvikinden yararlanmak isteyen sigortalıların tescil işlemleri, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun mükerrer 20’nci maddesi kapsamında bağlı bulundukları vergi dairesinden temin edecekleri “Genç Girişimcilerde Kazanç İstisnası” belgesi ile bağlı bulundukları sosyal güvenlik il/merkez müdürlüklerince yapılacaktır.

Fatih Acar
This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.

https://www.olay.com.tr/yazar/fatih-acar/yeni-is-kuran-genclere-vergi-ve-prim-tesvigi-1279599

24 Nisan 2024 Tarihli Resmi Gazete

Sayı: 32526

Türk Patent ve Marka Kurumundan:

MADDE 1- (1) Türk Patent ve Marka Kurumunun (TÜRKPATENT) vereceği hizmetler karşılığında ödenecek TÜRKPATENT ücretlerinin türü ve tutarı, 1, 2, 3, 4, 5 ve 6 sayılı cetvellerde gösterilmiştir. TÜRKPATENT ücretlerine, 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 8 sayılı tarifesinin I/2, I/3, I/4, I/5 ve I/6 nolu sütunlarında gösterilen Harçlar ve Katma Değer Vergisi dahil değildir. Talep edilen hizmetle ilgili olarak ödenecek toplam ücret, TÜRKPATENT ücretine KDV ve varsa harç ilave edilerek hesaplanır.

(2) 3/9/2016 tarihli ve 29820 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan E-Devlet Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (ğ) bendi kapsamında kimlik doğrulamasıyla yapılan taleplere ilişkin ücretlendirmeler bu Tebliğin ekinde yer alan cetvellerde gösterilmiştir.

(3) Bu Tebliğ, 4 sayılı Bakanlıklara Bağlı, İlgili, İlişkili Kurum ve Kuruluşlar ile Diğer Kurum ve Kuruluşların Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 381 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendine dayanılarak hazırlanmıştır.

MADDE 2- (1) 22/12/2016 tarihli ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu ve 24/4/2017 tarihli ve 30047 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelikte belirlenmiş olan süreler içinde, bir işlemle ilgili ücretin ödenmemesi halinde başvuru geri çekilmiş sayılır.

(2) 6769 sayılı Kanunda, Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelikte, mülga 24/6/1995 tarihli ve 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede belirlenmiş olan süreler içinde, bir işlemle ilgili ücretin ödenmemesi halinde işlem hüküm ve sonuç doğurmamış sayılır.

(3) 22/4/2004 tarihli ve 5147 sayılı Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanun ve 30/12/2004 tarihli ve 25686 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanunun Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmelikte belirtilen ücretin ödenmemesi halinde, talep yapılmamış sayılır.

MADDE 3- (1) TÜRKPATENT, sınai mülkiyet haklarına ilişkin işlemlerin yürütülmesinde yurt içi ve yurt dışındaki kuruluşların hizmetlerinden yararlanabilir. Bu suretle yararlanılacak hizmetler için ücretler, TÜRKPATENT’in yapacağı hizmetlerin karşılığı ücretlerle birlikte TÜRKPATENT tarafından tahsil edilir ve ilgili kuruluşlara ödemeler TÜRKPATENT tarafından yapılır.

(2) 10/1/2017 tarihinden önce yapılan patent ve faydalı model başvuruları, 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun geçici 1 inci maddesi uyarınca mülga 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre sonuçlandırılır. Bu kapsamda ödenmesi gereken ücretler 6769 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesi uyarınca talep edilir.

(3) Patent, faydalı model ve entegre devre topoğrafyalarına ilişkin işlemlerle ilgili olarak ödenecek ücretlerin türü ve tutarı 1 sayılı cetvelde gösterilmiştir. Cetvelde yer alan;

a) Entegre Devre Topoğrafyaları;

1) Birleşme, bölünme veya ayni sermaye koyma borcu gibi yapısal değişikliklere ilişkin işlemi kayıt ve yayım ücreti: Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanunun Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 14 üncü maddesinin altıncı fıkrasındaki ücreti,

2) Devir işlemi kayıt ve yayım ücreti: Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanunun Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 15 inci maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

3) Entegre devre topoğrafyası başvuru ücreti: Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanunun Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 8 inci maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

4) Entegre devre topoğrafyası sicil sureti düzenleme ücreti: Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanunun Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 22 nci maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

5) Entegre devre topoğrafyası tescil belgesi düzenleme ücreti: 5147 sayılı Kanunun 16 ncı maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

6) Entegre devre topoğrafyası tescil belgesi sureti düzenleme ücreti: Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanunun Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 21 inci maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

7) Entegre devre topoğrafyası tescil belgesi yeniden düzenleme ücreti: Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanunun Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 19 uncu maddesindeki ücreti,

8) Entegre devre topoğrafyası zorunlu lisans talep ücreti: Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanunun Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 26 ncı maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

9) Lisans işlemi kayıt ve yayım ücreti: Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanunun Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 17 nci maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

10) Miras yoluyla intikal işlemi kayıt ve yayım ücreti: Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanunun Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 16 ncı maddesindeki ücreti,

11) Rehin işlemi kayıt ve yayım ücreti: Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanunun Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 18 inci maddesindeki ücreti,

b) Faydalı modeller;

1) Birleşme, bölünme veya ayni sermaye koyma borcu gibi yapısal değişikliklere ilişkin işlemi kayıt ve yayım ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 125 inci maddesinin dördüncü fıkrasındaki ücreti,

2) Devir işlemi kayıt ve yayım ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 125 inci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

3) Ek süre talebi ücreti: Mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 162 nci maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

4) Faydalı model başvuru ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 119 uncu maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

5) Faydalı model başvurusunun patent başvurusuna değiştirilmesi talebi ücreti: Mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 167 nci maddesindeki ücreti,

6) Faydalı model belgesi onaylı sureti düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 134 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

7) Faydalı model dosyası yerinde inceleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 107 nci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

8) Faydalı model belgesi düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 122 nci maddesinin birinci fıkrasındaki ve mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 162 nci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

9) Araştırma raporu düzenlenmesi ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 120 nci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti ve mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 160 ıncı maddesinin son fıkrasındaki ücreti,

10) Hakların yeniden tesisi ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 115 inci maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

11) İşlemlerin devam ettirilmesi ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 114 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

12) Lisans işlemi kayıt ve yayım ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 116 ncı maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

13) Lisans verme teklifi kayıt ve yayım ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 117 nci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

14) Miras yoluyla intikal işlemi kayıt ve yayım ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 129 uncu maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

15) Mücbir sebep ücreti: Mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 134 üncü maddesinin son fıkrasındaki ücreti,

16) Patent başvurusunun faydalı model başvurusuna dönüştürülmesi talebi için araştırma ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 112 nci maddesinin üçüncü fıkrasındaki ücreti,

17) Rehin/teminat işlemi kayıt ve yayım ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 127 nci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

18) Rüçhan hakkı belgesi düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 85 inci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

19) Vadesinde ödenmeyen yıllık ücret: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

20) Yıllık ücret için telafi ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 106 ncı maddesinin dördüncü fıkrasındaki ücreti,

21) Rüçhan hakkı talebi ücreti (her bir rüçhan için): Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 84 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

22) 2 nci ilâ 10 uncu yıl sicil kayıt işlemi ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 106 ncı maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti ve mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 173 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

23) Patent İşbirliği Antlaşması kapsamında ulusal aşamaya faydalı model olarak giren başvurunun ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 119 uncu maddesinin birinci fıkrasında atıf yapılan, aynı Yönetmeliğin 73 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

24) Patent İşbirliği Antlaşması kapsamında ulusal aşamaya faydalı model olarak giren başvurunun yapılması için ek süre ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 119 uncu maddesinin birinci fıkrasında atıf yapılan, aynı Yönetmeliğin 73 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

25) Patent İşbirliği Antlaşması kapsamında ulusal aşamaya girişte faydalı model olarak başvuru yapma hakkının tesisi için verilen ek süre ücreti (33 aydan sonra ulusal safhaya giren başvurular için): Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 119 uncu maddesinin birinci fıkrasında atıf yapılan, aynı Yönetmeliğin 73 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendindeki ücreti,

26) Yayımlanmış faydalı model başvuruları veya faydalı modeller için sicil sureti ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 135 inci maddesinin dördüncü fıkrasındaki ücreti,

c) Patentler;

1) Avrupa patenti fasikülü Türkçe çevirisi için ek süre ücreti: 9/1/2001 tarihli ve 24282 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Avrupa Patentlerinin Verilmesi ile İlgili Avrupa Patent Sözleşmesinin Türkiye’de Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 12 nci maddesinin beşinci fıkrasındaki ücreti,

2) Avrupa patenti fasikül yayım ücreti: Avrupa Patentlerinin Verilmesi ile İlgili Avrupa Patent Sözleşmesinin Türkiye’de Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 12 nci maddesinin dördüncü fıkrasındaki ücreti,

3) Avrupa patenti başvurusu istemlerinin yayım ücreti: Avrupa Patentlerinin Verilmesi ile İlgili Avrupa Patent Sözleşmesinin Türkiye’de Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 10 uncu maddesindeki ücreti,

4) Avrupa patent başvurusunun veya Avrupa patentinin düzeltilmiş Türkçe çevirisinin yayım ücreti: Avrupa Patentlerinin Verilmesi ile İlgili Avrupa Patent Sözleşmesinin Türkiye’de Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 16 ncı maddesi uyarınca, Avrupa Patenti veya başvurusu sahibi tarafından verilen düzeltilmiş Türkçe çevirinin yayımı için ödenmesi gereken ücreti,

5) Avrupa patentinin itiraz veya kısıtlama işlemi sonucu değişen fasikül yayım ücreti: Avrupa Patentlerinin Verilmesi ile İlgili Avrupa Patent Sözleşmesinin Türkiye’de Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 14 üncü maddesindeki ücreti,

6) Birleşme, bölünme veya ayni sermaye koyma borcu gibi yapısal değişikliklere ilişkin işlemin kayıt ve yayım ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 125 inci maddesinin dördüncü fıkrasındaki ücreti,

7) Devir işlemi kayıt ve yayım ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 125 inci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

8) Ek süre talebi ücreti: Mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 62 nci maddesinin dördüncü fıkrasındaki ücreti,

9) Ek patent belgesi düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun 123 üncü maddesinin on üçüncü fıkrasında atıf yapılan ve Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 103 üncü maddesinin altıncı fıkrasındaki ücreti ve mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 124 üncü maddesinde atıf yapılan ücreti,

10) Faydalı model başvurusunun patent başvurusuna dönüştürülmesi talebi için araştırma ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 113 üncü maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarındaki ücreti,

11) Lisans işlemi kayıt ve yayım ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 116 ncı maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

12) Lisans verme teklifi kayıt ve yayım ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 117 nci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

13) Miras yoluyla intikal işlemi kayıt ve yayım ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 129 uncu maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

14) Mücbir sebep ücreti: Mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 134 üncü maddesinin son fıkrasındaki ücreti,

15) Araştırma raporu düzenlenmesi ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 97 nci maddesinin birinci fıkrasındaki ve mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 56 ncı maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

16) 2 nci ve 3 üncü inceleme raporu düzenlenmesi ücreti: Mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 62 nci maddesinin yedinci ve dokuzuncu fıkralarındaki ücreti,

17) İnceleme raporu düzenlenmesi ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 102 nci maddesinin birinci ve ikinci fıkralarındaki ve mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 62 nci maddesinin üçüncü fıkrasındaki ücreti,

18) Patent başvurusunun faydalı model başvurusuna değiştirilmesi talebi ücreti: Mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 65 inci maddesindeki ücreti,

19) Patent başvuru ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 71 inci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

20) Patent belgesi düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 103 üncü maddesinin altıncı fıkrasındaki ve mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 60 ıncı maddesinin beşinci fıkrasındaki ve 62 nci maddesinin on üçüncü fıkrasındaki ücreti,

21) Patent belgesi onaylı sureti düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 134 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

22) Patent dosyası yerinde inceleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 107 nci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

23) Patent İşbirliği Antlaşması kapsamında başvuru yapma hakkının tesisi için verilen ek süre ücreti (33 aydan sonra ulusal safhaya giren başvurular için): Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 73 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendindeki ücreti,

24) Patent İşbirliği Antlaşması kapsamında Kabul Ofisi olarak yapılan başvurular için rüçhan hakkı belgesi düzenleme ücreti: 7/7/1995 tarihli ve 4115 sayılı Kanunla katılım sağlanan Patent İşbirliği Antlaşmasına Dair Yönetmeliğin 17.1 inci maddesinin (b) fıkrasındaki ücreti,

25) Patent İşbirliği Antlaşması kapsamında ulusal aşamaya giren başvurunun ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 73 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

26) Patent İşbirliği Antlaşması kapsamında ulusal aşamaya giren başvurunun yapılması için ek süre ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 73 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

27) Hakların yeniden tesisi ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 115 inci maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

28) İşlemlerin devam ettirilmesi ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 114 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

29) Rehin/teminat işlemi kayıt ve yayım ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 127 nci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

30) Rüçhan hakkı belgesi düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 85 inci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

31) Vadesinde ödenmeyen yıllık ücret: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 106 ncı maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

32) Yıllık ücret için telafi ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 106 ncı maddesinin dördüncü fıkrasındaki ücreti,

33) Rüçhan hakkı talebi ücreti (her bir rüçhan için): Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 84 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

34) 2 nci ilâ 20 nci yıl sicil kayıt ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 106 ncı maddesinin birinci fıkrasındaki ve mülga 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 173 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

35) Yayımlanmış patent başvuruları veya patentler için sicil sureti ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 135 inci maddesinin dördüncü fıkrasındaki ücreti,

ifade eder.

(4) Türk Patent ve Marka Kurumunun, Patent İşbirliği Antlaşması (PCT) kapsamında Uluslararası Araştırma ve Ön İnceleme Otoritesi (ISA/IPEA) olarak yürüttüğü işlemlere ilişkin olarak TÜRKPATENT’e ödenmesi gereken ücretler, Dünya Fikri Mülkiyet Teşkilatı (WIPO) tarafından ilan edilen ve ödemenin yapıldığı tarihte geçerli olan PCT ücret tablosunda belirlenen ücretlerdir. Bu kapsamda TÜRKPATENT tarafından verilen hizmetlere ilişkin ödenecek ücretlere KDV dahildir.

(5) Patent ve faydalı model başvurularının e-Devlet üzerinden yapılan araştırma taleplerinin toplam sayısı ile patent başvurularının e-Devlet üzerinden yapılan inceleme taleplerinin sayısı esas alınarak aynı yıl içinde;

a) Gerçek kişiler için 10’ar adede kadar,

b) Üniversiteler için 100’er adede kadar,

yapılan araştırma ve inceleme taleplerinde cetvellerde yer alan ücretler uygulanır.

(6) Kurum tarafından belirlenecek usul ve esaslar çerçevesinde, patent başvurularının araştırma raporlarının şekli eksikliği bulunmayanların talep tarihinden; şekli eksikliği bulunanların eksikliğin giderildiği tarihten itibaren 6 ay içerisinde düzenlenmesi için araştırma raporu düzenlenmesi ücretine ilave olarak cetvelde yer alan acil araştırma raporu düzenleme ücreti uygulanır.

MADDE 4- (1) 10/1/2017 tarihinden önce yapılan marka başvuruları 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun geçici 1 inci maddesi uyarınca mülga 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre sonuçlandırılır. Bu kapsamda ödenmesi gereken ücretler 6769 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesi uyarınca talep edilir.

(2) Markalara ilişkin işlemlerle ilgili olarak ödenecek ücretlerin türü ve tutarı 2 sayılı cetvelde gösterilmiştir. Cetvelde yer alan;

a) Birleşme, bölünme veya ayni sermaye koyma borcu gibi yapısal değişikliklere ilişkin işlem ücreti: 6769 sayılı Kanunun 148 inci maddesinin beşinci fıkrasındaki ve Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 125 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (c) bendindeki ücreti,

b) Devir-kısmi devir işlemi kayıt ücreti: 6769 sayılı Kanunun 148 inci maddesinin beşinci fıkrasındaki ve Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 125 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendindeki ücreti,

c) Koruma süresi sona eren marka yenileme ücreti: 6769 sayılı Kanunun 23 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki ve Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18 inci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendindeki ücret ile yenileme talebinin kısmi olması halinde Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 19 uncu maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendindeki ücreti,

ç) Lisans kayıt ve lisans yenileme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 20 nci maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendindeki ücreti,

d) Madrid Protokolü uyarınca sonraki belirleme ve diğer taleplerin WIPO’ya bildirilmesi ücreti: 6769 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin üçüncü fıkrasındaki ve Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendindeki ücreti,

e) Madrid Protokolü uyarınca uluslararası marka başvurusunun WIPO’ya bildirilmesi ücreti: 6769 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin üçüncü fıkrasındaki ve Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendindeki ücreti,

f) Madrid Protokolü uyarınca yer değiştirme ve dönüştürme ücreti: 6769 sayılı Kanunun 14 üncü maddesinin üçüncü fıkrasındaki ve Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 26 ncı maddesinin üçüncü fıkrasının (b) bendindeki ücret ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 27 nci maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendindeki ücreti,

g) Marka başvurusu ek sınıf ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 5 inci maddesinin ikinci fıkrasının (g) bendindeki ücreti ve mülga 556 Sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendindeki ücreti,

ğ) Marka başvurusu bölünme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 17 nci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendindeki ücreti ve mülga 556 Sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 15 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendindeki ücreti,

h) Marka bilgilerine ilişkin resmî yazı düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 135 inci maddesinin üçüncü fıkrasındaki ücreti,

ı) Marka sicil sureti düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 135 inci maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

i) Marka tescil belgesi sureti düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 134 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendindeki ücreti,

j) Marka tescil ücreti: 6769 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin birinci fıkrasındaki ve Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 12 nci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti ve mülga 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 12 nci maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

k) Marka yenileme ücreti: 6769 sayılı Kanunun 23 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki ve Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18 inci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendindeki ücret ile yenileme talebinin kısmi olması halinde Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 19 uncu maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendindeki ücreti,

l) Miras yoluyla intikal işlemi kayıt ücreti: 6769 sayılı Kanunun 148 inci maddesinin beşinci fıkrasındaki ve Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 129 uncu maddesinin birinci fıkrasının (c) bendindeki ücreti,

m) Rehin işlemi kayıt ücreti: 6769 sayılı Kanunun 148 inci maddesinin beşinci fıkrasındaki ve Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 127 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendindeki ücreti,

n) Yayımlanan marka başvurularına itiraz ücreti: 6769 sayılı Kanunun 18 inci maddesinin ikinci fıkrasındaki ve Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 28 inci maddesinin üçüncü fıkrasındaki ücreti ve mülga 556 Sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 36 ncı maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

o) Rüçhan hakkı belgesi düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16 ncı maddesindeki ücreti,

ö) Rüçhan hakkı kayıt ücreti: 6769 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendindeki ve 13 üncü maddesinin birinci fıkrasındaki ücret ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 5 inci maddesinin ikinci fıkrasının (g) bendindeki ücreti ve mülga 556 Sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendindeki ücreti,

p) Sınıflandırma listesi düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 9 uncu maddesinin dördüncü fıkrasındaki ücreti ve mülga 556 Sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 11 inci maddesinin dördüncü fıkrasındaki ücreti,

r) Tek sınıflı marka başvuru ücreti: 6769 sayılı Kanunun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendindeki ve Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 5 inci maddesinin ikinci fıkrasının (g) bendindeki ücreti ve mülga 556 Sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendindeki ücreti,

s) Tanınmışlık tespiti talebi inceleme ücreti: 6769 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin dördüncü ve beşinci fıkraları ile 7 nci maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendinde belirtilen tanınmış markaların ve tanınmışlık düzeyinin belirlenmesine ilişkin talepler kapsamındaki ücreti,

ş) Marka iptal talebi ücreti: 6769 sayılı Kanunun 26 ncı maddesi gereğince yapılan talepler için alınacak ücreti,

ifade eder.

MADDE 5- (1) 10/1/2017 tarihinden önce yapılan coğrafi işaret başvuruları 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun geçici 1 inci maddesi uyarınca mülga 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre sonuçlandırılır. Bu kapsamda ödenmesi gereken ücretler 6769 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesi uyarınca talep edilir.

(2) Coğrafi işaret ve geleneksel ürün adlarına ilişkin işlemlerle ilgili olarak ödenecek ücretlerin türü ve tutarı 3 sayılı cetvelde gösterilmiştir. Cetvelde yer alan;

a) Coğrafi işaretler;

1) Coğrafi işaret başvuru ücreti: 6769 sayılı Kanunun 37 nci maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendi ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 35 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (l) bendindeki ücreti,

2) Coğrafi işaret tescil belgesi düzenleme ve sicil kayıt ücreti: 6769 sayılı Kanunun 41 inci maddesinin birinci fıkrasındaki, Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 41 inci maddesinin birinci fıkrasındaki ve Mülga 555 Sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 10 uncu maddesindeki ücreti,

3) Coğrafi işaret tescil belgesi sureti düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 134 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendindeki ücreti,

4) Coğrafi işaret sicil sureti düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 135 inci maddesinin ikinci fıkrasındaki ve mülga 555 Sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 12 nci maddesindeki ücreti,

5) Coğrafi işaretin tescile konu özelliklerinde değişiklik talebi ücreti: 6769 sayılı Kanunun 42 nci maddesinin birinci fıkrası ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 42 nci maddesinin ikinci fıkrasının (ç) bendindeki ücreti,

6) Coğrafi işaret başvurusu yapan veya tescil ettirende değişiklik talebi ücreti: 6769 sayılı Kanunun 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 43 üncü maddesinin altıncı fıkrasının (ç) bendindeki ücreti,

7) Coğrafi işaret itiraz inceleme ücreti: Mülga 555 Sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 8 inci maddesindeki ücreti,

b) Geleneksel ürün adları;

1) Geleneksel ürün adı başvuru ücreti: 6769 sayılı Kanunun 37 nci maddesinin ikinci fıkrasının (f) bendi ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 35 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (h) bendindeki ücreti,

2) Geleneksel ürün adı tescil belgesi düzenleme ve sicil kayıt ücreti: 6769 sayılı Kanunun 41 inci maddesinin birinci fıkrası ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 41 inci maddesinin birinci fıkrasındaki ücreti,

3) Geleneksel ürün adı tescil belgesi sureti düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 134 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendindeki ücreti,

4) Geleneksel ürün adı sicil sureti düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 135 inci maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

5) Geleneksel ürün adının tescile konu özelliklerinde değişiklik talebi ücreti: 6769 sayılı Kanunun 42 nci maddesinin birinci fıkrası ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 42 nci maddesinin ikinci fıkrasının (ç) bendindeki ücreti,

6) Geleneksel ürün adı başvurusu yapan veya tescil ettirende değişiklik talebi ücreti: 6769 sayılı Kanunun 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 43 üncü maddesinin altıncı fıkrasının (ç) bendindeki ücreti,

ifade eder.

MADDE 6- (1) Tasarımlara ilişkin işlemlerle ilgili olarak ödenecek ücretlerin türü ve tutarı 4 sayılı cetvelde gösterilmiştir. Cetvelde yer alan;

a) Birleşme, bölünme veya ayni sermaye koyma borcu gibi yapısal değişikliklere ilişkin işlem ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 125 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (c) bendindeki ücreti,

b) Devir işlemi kayıt ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 125 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendindeki ücreti,

c) İlave her tasarım için tasarım tescil başvuru ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 53 üncü maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

ç) Lisans kayıt ve lisans yenileme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 69 uncu maddesinin ikinci fıkrasının (c) bendindeki ücreti,

d) Miras yoluyla intikal işlemi kayıt ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 129 uncu maddesinin birinci fıkrasının (c) bendindeki ücreti,

e) Rehin işlemleri kayıt ve yayım ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 127 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendindeki ücreti,

f) Rüçhan hakkı belgesi düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 53 üncü maddesinin dördüncü fıkrasındaki ücreti,

g) Rüçhan hakkı kayıt ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 48 inci maddesinin ikinci fıkrasının (ı) bendindeki ücreti,

ğ) Tasarım tescil başvuru ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 48 inci maddesinin ikinci fıkrasının (ı) bendindeki ücreti,

h) Yayım erteleme talebi ücreti (her bir tasarım için): Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 48 inci maddesinin ikinci fıkrasının (ı) bendindeki ücreti,

ı) Yayım ücreti (her bir 8×8 cm. alan için): Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 48 inci maddesinin ikinci fıkrasının (ı) bendindeki ücreti,

i) Yenileme başvuru ücreti (ilave her bir tasarım için): Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 67 nci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarının (b) bentlerindeki ücreti,

j) Yenileme başvuru ücreti (Tek tasarım için): Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendindeki ücreti,

k) Tescil belgesi sureti veya sicil sureti düzenleme ücreti: Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 134 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendindeki ve 135 inci maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

l) 6 ay süre uzatımı ile yenileme başvuru ücreti (tek tasarım için): 6769 sayılı Kanunun 69 uncu maddesinin dördüncü fıkrasındaki ücreti,

m) 6 ay süre uzatımı ile yenileme başvuru ücreti (ilave her bir tasarım için): 6769 sayılı Kanunun 69 uncu maddesinin dördüncü fıkrasındaki ücreti,

ifade eder.

MADDE 7- (1) 10/1/2017 tarihinden önce yapılan marka, patent ve faydalı model, endüstriyel tasarım, coğrafi işaret başvurularına Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı nezdinde yapılan itirazlar 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanununun geçici 1 inci maddesi uyarınca mülga 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, mülga 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, mülga 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ve mülga 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre sonuçlandırılır. Bu kapsamda ödenmesi gereken ücretler 6769 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesi uyarınca talep edilir.

(2) Kurum kararlarına yapılan itirazlara ilişkin işlemlerle ilgili olarak ödenecek ücretlerin türü ve tutarı 5 sayılı cetvelde gösterilmiştir. Cetvelde yer alan;

a) Patent verilmesi kararı yayıma itiraz ücreti: 6769 sayılı Kanunun 99 uncu maddesi ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 105 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında belirtilen ücreti,

b) Entegre devre topoğrafyası karara itiraz ücreti: Entegre Devre Topoğrafyalarının Korunması Hakkında Kanunun Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmeliğin 12 nci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen ücreti,

c) Marka karara itiraz ücreti: 6769 sayılı Kanunun 20 nci maddesinin ikinci fıkrası ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 31 inci maddesinin üçüncü fıkrasındaki ve mülga 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 49 uncu maddesindeki ücreti,

ç) Coğrafi işaret karara itiraz ücreti: 6769 sayılı Kanunun 40 ıncı maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 39 uncu maddesinin üçüncü fıkrasındaki ücreti,

d) Coğrafi işaret yayıma itiraz ücreti: 6769 sayılı Kanunun 40 ıncı maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 39 uncu maddesinin üçüncü fıkrasındaki ücreti,

e) Geleneksel ürün adı karara itiraz ücreti: 6769 sayılı Kanunun 40 ıncı maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 39 uncu maddesinin üçüncü fıkrasındaki ücreti,

f) Geleneksel ürün adı yayıma itiraz ücreti: 6769 sayılı Kanunun 40 ıncı maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 39 uncu maddesinin üçüncü fıkrasındaki ücreti,

g) Tasarım tescili yayıma itiraz ücreti (her bir tasarım için): 6769 sayılı Kanunun 67 nci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkraları ile Sınai Mülkiyet Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 64 üncü maddesinin üçüncü, dördüncü ve sekizinci fıkralarındaki ve mülga 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 37 nci maddesinin ikinci fıkrasındaki ücreti,

ifade eder.

MADDE 8- (1) Patent vekilliği ve marka vekilliği işlemleriyle ilgili olarak ödenecek ücretlerin türü ve tutarı 6 sayılı cetvelde gösterilmiştir. Cetvelde yer alan;

a) Marka vekilliği sicil kayıt ücreti: 7/4/2021 tarihli ve 31447 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Patent Vekilliği ve Marka Vekilliği Sınav, Sicil ve Disiplin Yönetmeliğinin 14 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (ç) bendindeki ücreti,

b) Marka vekilliği sicil kayıt yenileme ücreti: Patent Vekilliği ve Marka Vekilliği Sınav, Sicil ve Disiplin Yönetmeliğinin 15 inci maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendindeki ücreti,

c) Marka veya patent vekilliği belgesinin yeniden düzenlenmesi ücreti: Marka ve Patent Vekilliği Yeterlik Sınavında başarılı olan ve ilgili vekillik siciline kaydını yaptıran vekile Patent Vekilliği ve Marka Vekilliği Sınav, Sicil ve Disiplin Yönetmeliğinin 14 üncü maddesinin üçüncü fıkrası gereğince verilen belgenin yeniden düzenlenmesinin istenilmesi halinde gerekli olan ücreti,

ç) Patent vekilliği sicil kayıt ücreti: Patent Vekilliği ve Marka Vekilliği Sınav, Sicil ve Disiplin Yönetmeliğinin 14 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (ç) bendindeki ücreti,

d) Patent vekilliği sicil kayıt yenileme ücreti: Patent Vekilliği ve Marka Vekilliği Sınav, Sicil ve Disiplin Yönetmeliğinin 15 inci maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendindeki ücreti,

e) Patent Vekilliği Sınavı Ücreti: Patent Vekilliği ve Marka Vekilliği Sınav, Sicil ve Disiplin Yönetmeliğinin 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendindeki ücreti,

f) Marka Vekilliği Ücreti: Patent Vekilliği ve Marka Vekilliği Sınav, Sicil ve Disiplin Yönetmeliğinin 7 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendindeki ücreti,

ifade eder.

MADDE 9- (1) TÜRKPATENT ile Millî Eğitim Bakanlığı arasında 21/12/2021 tarihinde imzalanan İşbirliği Protokolü kapsamında, Millî Eğitim Bakanlığına bağlı faaliyet gösteren okul ve kurumlar ile bu okul ve kurumlarda öğrenim gören öğrenciler 1 ve 4 sayılı cetvellerde yer alan 1.01.01, 1.01.48, 1.01.49, 1.01.50, 1.01.51, 1.02.01, 1.02.30, 1.02.31, 4.01.01, 4.01.02 ve 4.01.03 sayılı ücretlerden muaftır.

(2) TÜRKPATENT tarafından, üniversite öğrencilerine yönelik olarak düzenlenen yarışmalar kapsamında yapılan başvurular 1 sayılı cetvelde yer alan 1.01.01, 1.01.48, 1.01.49, 1.01.50 ve 1.01.51 sayılı ücretlerden muaftır.

MADDE 10- (1) Ücret ödemeleri, Türk Patent ve Marka Kurumunun elektronik başvuru sistemi üzerinden tahakkuk oluşturmak suretiyle Kurumun hesabına yatırılarak veya kredi kartıyla gerçekleştirilir.

MADDE 11- (1) 31/12/2022 tarihli ve 32060 beşinci mükerrer sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Türk Patent ve Marka Kurumunca 2023 Yılında Uygulanacak Ücret Tarifesine İlişkin Tebliğ (BİK/TÜRKPATENT: 2023/1) yürürlükten kaldırılmıştır.

MADDE 12- (1) Bu Tebliğ yayımlandığı tarihte yürürlüğe girer.

MADDE 13- (1) Bu Tebliğ hükümlerini Türk Patent ve Marka Kurumu Başkanı yürütür.

Eki için tıklayınız.

Page 8 of 1200

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • YURT DIŞINDA ÖDENEN VERGİLERİN, YURT İÇİNDE ÖDENEN VERGİLERİN VE GEÇİCİ VERGİNİN MAHSUP SIRASI  Kurumlar Vergisi Kanununa göre Hesaplanan Kurumlar Vergisinden aşağıdaki sıra dahilinde…
  • Müjde! Birinci Geçicide Enflasyon Düzeltmesi Uygulanmayacak! İsteyen Mükellefler Enflasyon Düzeltmesi Uygulayabilir Mi? 2023 yılı kurumlar vergisi beyannameleri epeyce zaman aldı, 2023 kasım…
  • Reklam Harcaması Sponsorluk Harcaması Farkı * Reklam Harcaması: Şirketin pazarlama ve tanıtımı kapsamında ticari kazancın…
Top