T.C.

YARGITAY

9. Hukuk Dairesi

Esas No:  2015/35228

Karar No: 2019/264

Tarihi: 08.01.2019

» İşçiye Belirli Süre İşyerinde Çalışması Koşuluyla Eğitim Verilmesi

» İşçiye Verilen Eğitimle Kararlaştırılan Çalışma Süresinin Uyumlu Olmasının Gerekmesi

» İşçi Sağlığı İş Güvenliği Eğitimlerinin Masraflarının İşçiden İstenemeyeceği

» Eğitim Giderlerinin Çalışılan Süreye Orantılandırılarak Hesaplanmasının Gerekmesi

 
ÖZET: İşçiye işverence verilen eğitim, işçinin iş yerinde mal ve hizmet üretimine katkı sağlanması sebebiyle işveren yararına olmakla birlikte, verilen eğitim sayesinde işçi daha nitelikli hale gelmekte ve ileride daha kolay iş bulabilmektedir. Bu nedenle işçiye masrafları işverence karşılanmak üzere verilen eğitim karşılığında, işçinin belli bir süre çalışmasının kararlaştırılması mümkündür. İşçinin de verilen eğitim karşılığında işverene belli bir süre iş görmesi işverene olan sadakat borcu kapsamında değerlendirilmelidir. Bununla birlikte verilen eğitimin karşılığında yükümlenilen çalışma süresinin de eğitimin türü ve masrafları ile uyumlu olması gerekir. Buna karşın, işçiye 6331 sayılı kanun hükümlerine göre iş sağlığı ve güvenliği önlemleri kapsamında verilmesi gereken eğitimlere ait giderlerin işçiden talebi mümkün görülmemelidir.

Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden davacı-birleşen dava davalısı işçinin talebe konu eğitimi aldığı ve eğitimden sonra 144 gün kadar işyerinde çalışıp iş sözleşmesini haklı neden olmadan fesih ettiği anlaşılmaktadır. Buna göre, doğru şekilde, taahhüt edilen sürenin çalışılan süreye eğitim bedeli ile oranlanmasına göre yapılan hesaplama ile belirlenecek eğitim giderinin hüküm altına alınması gerekirken hatalı değerlendirme ile talebin reddi bozmayı gerektirmiştir

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekilleri tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

A) Davacı İsteminin Özeti:

Davacı-birleşen dava davalısı vekili, davalıya ait işyerinde teknik ressam olarak çalıştığını, kendisine ayrımcılık ve mobbing yapılması üzerine iş sözleşmesini haklı olarak fesh ettiğini ancak işverence önüne konulan matbu istifa dilekçesini de imzaladığını, ileri sürerek kıdem tazminatı ile bir kısım aylık ücret ve yıllık izin ücreti alacağının tahsilini, istemiştir.

B) Davalı Cevabının Özeti:

Davalı-birleşen dava davacısı vekili, davacının iş sözleşmesini 10/02/2014 tarihinde haklı neden olmaksızın istifa etmek sureti ile sonlandırdığını, davacı ile aynı gün istifa eden Zekayi Yılmaz ve Ertan Bayar’ın birlikte müvekkili şirket ile aynı alanda faaliyet gösteren bir firma kurduklarını, davacının kötü niyetli olduğunu, işverenin gerek davacıya gerekse diğer çalışanlara karşı ayrımcılık gibi bir tutum sergilemediğini savunarak davanın reddi istemiştir.

Birleşen davasında ise, davacının iş sözleşmesini haklı neden olmadan fesh ettiğini ileri sürerek ihbar tazminatı ile eğitim giderinin tahsilini istemiştir.

C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, asıl dava yönünden; iş sözleşmesinin davacı tarafça haklı neden olmadan ve kendi açtığı firma nedeniyle feshedildiği ve davacının kıdem tazminatına hak kazanmadığı ancak bir kısım aylık ücret ile yıllık izin ücreti alacağı olduğu, karşı dava yönünden ise; fesihle ilgili kabul durumuna göre davacının ihbar tazminatı ödemesi gerektiği ancak her ne kadar taraflar arasında eğitim giderine ilişkin üç yıl davalıda çalışma şartı konulmuş ise de eğitim gideri olarak yapılan harcamanın miktarının azlığı ile birlikte eğitimden sonra davacının 144 gün çalışmış olduğu düşünülerek bu talebin reddi gerektiği, gerekçesi ile asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

D) Temyiz:

Kararı taraflar temyiz etmiştir.

E) Gerekçe:

1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacı-birleşen dava davalısı vekilinin tüm davalı-birleşen dava davacısı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Taraflar arasında, davalı-birleşen dava davacısının eğitim giderine yönelik alacağı olup olmadığı hususunda, uyuşmazlık vardır.

İşçiye işverence verilen eğitim, işçinin iş yerinde mal ve hizmet üretimine katkı sağlanması sebebiyle işveren yararına olmakla birlikte, verilen eğitim sayesinde işçi daha nitelikli hale gelmekte ve ileride daha kolay iş bulabilmektedir. Bu nedenle işçiye masrafları işverence karşılanmak üzere verilen eğitim karşılığında, işçinin belli bir süre çalışmasının kararlaştırılması mümkündür. İşçinin de verilen eğitim karşılığında işverene belli bir süre iş görmesi işverene olan sadakat borcu kapsamında değerlendirilmelidir. Bununla birlikte verilen eğitimin karşılığında yükümlenilen çalışma süresinin de eğitimin türü ve masrafları ile uyumlu olması gerekir. Buna karşın, işçiye 6331 sayılı Kanun hükümlerine göre iş sağlığı ve güvenliği önlemleri kapsamında verilmesi gereken eğitimlere ait giderlerin işçiden talebi mümkün görülmemelidir.

Somut uyuşmazlıkta, davalı-birleşen dava davacısı işveren, davacının iş sözleşmesi süresinde yapılan işle ilgili eğitime katıldığını ve ücretinin kendilerince ödendiğini, buna karşın davacı-birleşen dava davalısı işçinin 3 yıl süre ile şirkette çalışacağına yönelik taahhütte bulunduğunu ancak 144 gün sonra iş sözleşmesini haklı neden olmadan fesh ettiğini ileri sürerek eğitim bedelinin tahsilini istemiştir.

Dosyada mevcut davacının imzasını içeren eğitim giderine yönelik taahhütnamede, davacının eğitim giderinin 1400,00 TL olup, 3 yıl şirkette çalışma şartı olduğu aksi halde bedelin ödeneceğinin kararlaştırıldığı, görülmüştür.

Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden davacı-birleşen dava davalısı işçinin talebe konu eğitimi aldığı ve eğitimden sonra 144 gün kadar işyerinde çalışıp iş sözleşmesini haklı neden olmadan fesih ettiği anlaşılmaktadır. Buna göre, doğru şekilde, taahhüt edilen sürenin çalışılan süreye eğitim bedeli ile oranlanmasına göre yapılan hesaplama ile belirlenecek eğitim giderinin hüküm altına alınması gerekirken hatalı değerlendirme ile talebin reddi bozmayı gerektirmiştir.

F) Sonuç:

Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 08/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Leave a comment

Make sure you enter all the required information, indicated by an asterisk (*). HTML code is not allowed.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • DEVAMSIZLIK SAATLERİNİN TOPLANMASI VE HAKLI FESİH Çalışan ve işveren ilişkisi iş akdinin feshine kadar devam eder,…
  • YILLIK ÜCRETLİ İZİN ALACAĞINDA ZAMAN AŞIMI 4857 sayılı İş Kanunu’nun “Sözleşmenin sona ermesinde izin ücreti” başlığını…
  • Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 51) Resmi Gazetede Yayımlandı Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde…
Top