YENİ DÜZENLEMELER IŞIĞINDA MESLEK MENSUPLARININ MALİ SORUMLULUKLARI VE DEVAM EDEN DAVALARA ETKİSİ

Müşterek müteselsil sorumluluk, Vergi Usul Kanunu’nun mükerrer 227. maddesi hükümleri ile meslek mensuplarına getirilen yaptırımları ifade etmektedir. Meslek mensupları onayladıkları beyannamelerde veya Yeminli Mali Müşavirler için düzenledikleri tasdik raporlarında yer alan bilgilerin defter kayıtlarına ve bu kayıtların dayanağını teşkil eden belgelere uygun olmamasından dolayı vergi ziyaına bağlı olarak salınacak vergi, ceza, gecikme faizlerinden müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulmuşlardı. Bu makalemizde Vergi Denetim Kurulunu E-55935724-010.07-10120 sayı ve 03.08.2022 tarihli yazıları ile getirilen düzenleme ile getirilen kısıtlamalar ve yeni zorlaştırıcı ilkelerin meslek mensuplarına ve daha önceki davalara olacak muhtemel etkileri değerlendirilecektir.

4 sıra no’lu Vergi Beyannamelerinin Serbest Muhasebeci ve Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlerce İmzalanması Hakkında Genel Tebliği ile yapılan düzenlemelerde müşterek müteselsil sorumluluk, üç başlık altında toplanmaktadır.

1- Meslek Mensuplarının İmzaladıkları Beyannamelerde Yer Alan Bilgilerin Defter Kayıtlarına Ve Bu Kayıtların Dayanağını Teşkil Eden Belgelere Uygun Olmamasından Dolayı Müşterek Müteselsil Sorumluluk.

2- Bilerek Kullandıkları Veya Harici Araştırmayı Gerektirmeden Sahte Veya Muhteviyatı İtibariyle Yanıltıcı Olduğu Anlaşılabilen Belgeler Yönüyle Sorumluluk Müşterek Müteselsil Sorumluluk.

3- Miktar Veya Tutar İtibariyle İşletmenin Faaliyet Konusu Veya İş Hacmiyle Mütenasip Olmayan Belgeler İle Ticari Örf Ve Teamüle Uygun Olmayan Belgelerin Kaydedilmesi Açısından Müşterek Müteselsil Sorumluluk.

Uygulamadaki haksız ve tutarsız durumlar ile kaybedilen davalar Vergi Denetim Kurulunu E-55935724-010.07-10120 sayı ve 03.08.2022 tarihli yazıları ile Vergi Müfettişlerince meslek mensuplarının sorumluluklarına ilişkin rapor düzenlenmesinde uyulması gereken usul ve esasları belirlemeye itmiştir. Bu iç düzenleyici işlem ile keyfi genişlik daraltılarak, kapsamın daraltıldığını ve katı şekil şartları getirildiği görülmektedir. İlk başta belirtelim ki genel tebliğ düzeyinse yapılması gereken düzenlemeler alt düzenleyici işlemler ile yapılmaya çalışılmaktadır. Meslek mensupları için faydalı ve olumlu olarak değerlendirdiğimiz bu düzenlemenin esas ve usule ilişkin getirmiş olduğu ana ilkeleri özetle şu şekilde sıralayabiliriz.

Mali Sorumluluk:

· Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler, imzaladıkları beyannamelerde yer alan bilgilerin defter kayıtları ve belgelerle uyumsuzluğu halinde sorumlu olurlar.

· Yeminli Mali Müşavirler, düzenledikleri tasdik raporlarının doğruluğundan sorumludurlar ve rapor doğruluğuna bağlı olarak vergi kaybından mükellefle birlikte sorumlu tutulurlar.

· Meslek mensuplarının sorumluluğu, mükellefler tarafından sunulan belgelerle sınırlıdır.

Bu bölümde giriş kısmında bahsettiğimiz (Bilerek Kullandıkları Veya Harici Araştırmayı Gerektirmeden Sahte Veya Muhteviyatı İtibariyle Yanıltıcı Olduğu Anlaşılabilen Belgeler Yönüyle Sorumluluk Müşterek Müteselsil Sorumluluk. -- Miktar Veya Tutar İtibariyle İşletmenin Faaliyet Konusu Veya İş Hacmiyle Mütenasip Olmayan Belgeler İle Ticari Örf Ve Teamüle Uygun Olmayan Belgelerin Kaydedilmesi Açısından Müşterek Müteselsil Sorumluluk) durumlarda sorumluluk raporu yazılmasından vazgeçildiği görülmektedir. Spesifik ve net olmayan bu durumlarda sorumluluk raporlarının düzenlenmeyeceği ,vergi idaresinin bu raporların düzenlenmesini arzu etmediği anlaşılmaktadır.

Savunma Hakkı:

· Vergi Müfettişleri, cezai, disiplin veya mali sorumluluk gerektiren durumlarda meslek mensuplarının yazılı savunmasını isterler. Savunma için 30 gün süre tanınır.

· Savunma isteme yazısında iddialar, dayanaklar, sorumluluk doğuran fiillerin hukuki dayanakları, aydınlatıcı sorular ve rapor değerlendirme komisyonunda dinlenme hakkı belirtilir.

Yapılan düzenleme, müfettişlerin meslek mensuplarının ayrıntılı olarak ifadelerini almaları ve ifade alınmayan meslek mensubuna sorulmayan konularda sorumluluk yazılamayacağı ilkesini getirmiştir. Müfettişin genel bir ifade aldıktan sonra başkaca tespit ettiği konu hakkında sorumluluk yazması, yazmış olduğu raporu idari işlemin unsurları açısından sakat hale getireceği kesinlik kazanmıştır.

Raporlama:

· Görüş ve Öneri Raporlarında, meslek mensuplarının sorumluluk doğuran fiilleri, mevzuata aykırılıklar ve bu fiillerin sonuçları açıkça belirtilir.

· Tespit edilen fiiller ile vergi kaybı arasındaki illiyet bağı somut delillerle desteklenir.

Bu bölümde daha önce belirtmiş olduğumuz şekilde rapor yazma şartları daraltılmış, vergi ziyağı ile meslek mensubunun sorumluluğu arasında illiyet bağı getirilmiştir.

Ceza Önerisi:

· Vergi Müfettişleri, disiplin sorumlulukları tespit edilen meslek mensuplarına ceza önerisi getirmezler; sadece neden-sonuç ilişkisini ortaya koyar.

Yapılan düzenleme ceza önerisi getirilmemesi ile, bu konuda meslek odalarının etkinliğini ve inisiyatifi artırmıştır.

Ayrı Değerlendirme:

· Disiplin sorumluluğu raporları düzenlenmiş olmaları, mali sorumluluk raporlarının da düzenleneceği anlamına gelmez. Her bir sorumluluk türü ayrı ayrı değerlendirilir.

Bu konuda kanaatimizce yerinde bir düzenleme yapılmıştır, meslek mensubunun küçük kusurları olması durumunda durum ceza önerilmeden Meslek Odasına havale edilecek, sırf suç duyurunda bulunduğu için denetim Elamanı Mali Sorumluluk Raporu yazmayacaktır.

Dinleme Hakkı:

· Rapor Değerlendirme Komisyonları, gerekli gördüklerinde veya talep halinde meslek mensubunu dinlerler. Konularında düzenleme yapılmıştır.

İnceleme elamanına derdini anlatamayan meslek mensubu komisyonda mesleki tecrübeye sahip üç adet denetim elamanına kendisini ifade etme şansı olacak ki, bu durum yoruma açık ve yersiz yazılan sorumluluk raporlarının önüne geçeceği meslek mensubunun bu konuda hakkını araması gerektiği kanaatini taşımaktayız.

DEGERLENDİRME

Vergi Denetim Kurulu’nun uygulama birliği sağlama çalışmalarının bir örneği olarak görmüş olduğumuz bu çalışmada, kapsamlı yasal düzenleme yapmak yerine yükü Rapor Okuma Komisyonu Üyelerine bırakıldığını görmekteyiz. Bu noktada meslek mensupları sıkıntılı incelemelerde, özellikle kendilerinden bilgi istendiğinde süreci takip ederek makalemizde vurguladığımız yasal haklarını sonuna kadar kullanmalarını, tavsiye ederiz.

DÜZENLEMENİN DEVAM EDEN DAVALAR İÇİN ÖNEMİ:

Vergi Usul Kanunun 140. Maddesi “Vergi incelemesi yapanlar, yaptıkları inceleme sırasında aşağıdaki esaslara uymaya mecburdurlar: 1. İncelemeye tabi olana, bunun mevzuunu işe başlamadan evvel açık olarak izah ederler; …. 5. (Ek: 23/7/2010-6009/9 md.) Vergi kanunlarıyla ilgili Cumhurbaşkanı kararı, yönetmelik, genel tebliğ ve sirkülere aykırı vergi inceleme raporu düzenleyemezler. Ancak, bu düzenlemelerin vergi kanunlarına aykırı olduğu kanaatine varırlarsa bu hususu bağlı oldukları birimler aracılığıyla Gelir İdaresi Başkanlığına düzenleyecekleri bir rapor ile bildirirler.” şeklinde kayıt altına alınmıştır.

Vergi Denetim Kurulunu E-55935724-010.07-10120 sayı ve 03.08.2022 tarihli yazıları her ne kadar iç düzenleyici bir işlem olsa da kanaatimizce yönetmelik olarak değerlendirilemez. Yönetmeliği çıkaracak makamlar ve usuller belirlidir. Meslek mensupları bu alanda hak arayıcı süreçlerini devam ettirmeli, sorumluluk konusunda müfettişleri bağlayıcı objektif ve nesnel düzenlemelerin yapılmasını talep etmelidir.

Bu tespitlerimiz dikkate alınarak daha önce yazılan ve sahte belge düzenleme ve işletme kapasitesi uyumu ile ilgili sorumluluk davalarında, idarenin görüş değiştirdiğine ilişkin delil olarak, ek beyan şeklinde, Vergi Denetim Kurulu’nun E-55935724-010.07-10120 sayı ve 03.08.2022 tarihli yazıları dosyaya sunulabilir. Sanık lehine olan değişikliklerin geçmişe yürüyeceği yönündeki evrensel ceza ilkesi unutulmamalıdır.

Yine aynı şekilde, savunma alınmamış, alınmış olsa da sorumluluk konusunda yeterince açıklama yapılmamış sorumluluk raporları da bu kapsamda değerlendirilebilir.

 

Yüksel ŞARLAKKAYA

Yeminli Mali Müşavir 

info: This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.

Hakkımızda

 ö z d o ğ r u l a r, 18.08.1988 tarihinde kurularak, Mali Müşavirlik faaliyetine başlamıştır. 

Sektöründe en iyi olma duygusu ile personeline "Kalite" bilincini yerleştirmeyi, Kalite Yönetim Sistemini sürekli iyileştirmeyi, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı, amaç edinerek, 2003 Yılında, alanında Türkiye' de ilk olarak ISO 9001: 2000 Belgesi almıştır.

 

Mali Takvim

Öne Çıkanlar

  • Girişim Sermayesi Fonlarına Yatırım Yapma Zorunluluğu 7263 Sayılı Kanunla yapılan değişiklikle 2021 yılında hayatımıza giren bu…
  • KDV İade Taleplerinde Sürelere Dikkat! 1- ? İndirimli Oran KDV İadesi;Takip eden yılın Ocak-Kasım dönemi…
  • SGK GENEL YAZISI (Özel Nitelikteki İnşaat İşlerinde Kısmi İlişiksizlik Belgesi) Sigorta Primleri Genel Müdürlüğü tarafından, özel nitelikteki inşaat işlerinde kısmi…
Top