Yazdır

Hangi Hallerde İşyeri Bildirgesinin Verilmemesi Durumunda İdari Para Cezası Uygulanmamaktadır?

I- GİRİŞ

Bilindiği üzere, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu öngördüğü hükümlerini yerine getirmeyenlere dair yaptırımlarını 102. maddesinde düzenlemiştir. Adı geçen Kanun’un 11. maddesine göre Kanun’un öngördüğü yükümlülüklerden biri de işverenlerin, işyerlerinde sigortalı çalıştırmaya başladıkları zaman öngörülen süre içerisinde İşyeri Bildirgesi vermek suretiyle, işyerinin Kurum nezdinde tescilini sağlamaları gerekmektedir. Aksi takdirde işyerleri hakkında 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesinin (b) bendi uyarınca idari para cezası uygulanmaktadır. Bununla birlikte, bazı hükümler için istisnai durumlar söz konusu olabilmektedir. Bu gibi istisnai hallerde idari para cezası uygulanmayacaktır. Yazımızda, söz konusu istisnai hallerin neler olduğundan bahsedilecektir.

II- İŞYERİ BİLDİRGESİ VERME YÜKÜMLÜLÜĞÜ

5510 sayılı Kanun’un 11. Maddesinin, Üçüncü fıkrası,

“İşveren, örneği Kurum’ca hazırlanacak işyeri bildirgesini en geç sigortalı çalıştırmaya başladığı tarihte Kuruma vermekle yükümlüdür. Şirket kuruluşu aşamasında, çalıştıracağı sigortalı sayısını ve bunların işe başlama tarihini, ticaret sicili memurluklarına bildiren işverenlerin, bu bildirimleri Kuruma yapılmış sayılır. Ticaret sicili memurlukları, kendilerine yapılan bu bildirimi en geç on gün içinde Kuruma bildirmek zorundadır.”

Dördüncü fıkrası, “29.06.1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine tâbi şirketlerin nevilerinin değişmesi, birleşmesi veya diğer bir şirkete katılması durumunda, bu hususların ticaret siciline tesciline ilişkin ilân tarihini; adi şirketlerde şirkete yeni ortak alınması durumunda ise en geç yeni ortağın alındığı tarihi takip eden on gün içinde, işyeri bildirgesi ile Kuruma bildirilmek zorundadır.”

Beşinci fıkrası, “İşyerinin faaliyette bulunduğu adresten başka bir ildeki adrese nakledilmesi, sigortalı çalıştırılan bir işin veya işyerinin başka bir işverene devredilmesi veya intikal etmesi halinde, işyerinin nakledildiği, yeni işverenin işi veya işyerini devraldığı tarihi takip eden on gün içinde, işyerinin miras yoluyla intikali halinde ise mirasçıları, ölüm tarihinden itibaren en geç üç ay içinde, işyeri bildirgesini Kuruma vermekle yükümlüdür. İşyerinin aynı il sınırları içinde Kurumun diğer bir ünitesinin görev alanına giren başka bir adrese nakledilmesi halinde, adres değişikliğinin yazı ile bildirilmesi yeterlidir. Bu işlerde çalışan sigortalıların, sigorta hak ve yükümlülükleri devam eder.”

hükümlerine amirdir.

Diğer taraftan 5510 sayılı Kanun’un 102. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde; “11. maddesinde belirtilen bildirgeyi, Kurum’ca belirlenen şekle ve usule uygun vermeyenler veya Kurum’ca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde, anılan ortamda göndermeyenler veya bu Kanunda belirtilen süre içinde Kuruma vermeyenlere;

1) Kamu idareleri ile bilânço esasına göre defter tutmak zorunda olanlar için asgari ücretin üç katı tutarında,

2) Diğer defterleri tutmak zorunda olanlar için asgari ücretin iki katı tutarında,

3) Defter tutmakla yükümlü olmayanlar için bir aylık asgari ücret tutarında, idari para cezası uygulanır.” hükmü yer almaktadır.

Buna göre, işyeri bildirgesinin, Kurum’ca belirlenen şekle ve usule uygun verilmemesi veya Kurum’ca internet, elektronik veya benzeri ortamda göndermekle zorunlu tutulduğu halde anılan ortamda gönderilmemesi veya 5510 sayılı Kanun’un 11. maddesinde belirtilen süreler içinde Kuruma verilmemesi halinde, ilgili işveren hakkında işyeri bildirgesinin yasal verilme süresinin son gününde geçerli olan asgari ücret üzerinden idari para cezası uygulanacaktır.

III- 6102 SAYILI TÜRK TİCARET KANUNU HÜKÜMLERİNE TÂBİ ŞİRKETLERİN NEVİLERİNİN DEĞİŞMESİ, BİRLEŞMESİ VEYA DİĞER BİR ŞİRKETE KATILMASI DURUMUNDA İŞYERİ BİLDİRGESİNİN VERİLMEMESİ

13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine tâbi şirketlerin nevilerinin değişmesi, birleşmesi veya diğer bir şirkete katılması durumunda, bu hususların ticaret siciline tesciline ilişkin ilân tarihini takip eden on gün içinde işyeri bildirgesi ile Kuruma bildirilmesi halinde idari para cezası uygulanmayacaktır. Diğer taraftan, ticaret sicilinde yapılan değişikliklerin üçüncü kişiler nezdinde hüküm ifade edebilmesi ancak değişikliğin ilanı ile mümkün olduğundan, yapılan değişikliğin ilan edilmemiş olması durumunda değişiklik bu durumu bilmeyenler bakımından bir hüküm ifade etmeyecektir. Bu doğrultuda, şirketin ticaret sicilindeki kayıt-tescil tarihi, başvuru tarihi, Ticaret Sicil Gazetesindeki karar tarihi vs. ilan tarihi sayılmamakta olup ilan tarihinden kasıt Ticaret Sicil Gazetesi’nin yayınlanmış olduğu tarihtir. Buna göre, şirketlerin nevilerinin değişmesi durumunda bu değişikliğin Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlandığı tarihi takip eden 10 gün içinde işyeri bildirgesi ile Kurumumuza bildirilmemiş olması halinde, işyeri bildirgesini verme yükümlülüğünün yasal süresi içerisinde yerine getirilmemesi nedeniyle işveren hakkında bilânço esasına göre defter tutmak zorunda olduğu dikkate alınarak, fiilin işlendiği tarihte geçerli olan asgari ücretin üç katı tutarında idari para cezası uygulanacaktır.

Örnek 1: (B) Limited Şirketinin 25.10.2022 tarihinde nev’i değiştirerek anonim şirkete dönüştüğü ve söz konusu nev’i değişikliğinin 03.11.2022 tarihinde ticaret sicil gazetesinde yayımlandığı varsayıldığında, söz konusu değişikliğin 13.11.2022 tarihine kadar işyeri bildirgesi ile Kurumumuza bildirilmediği takdirde işveren hakkında 13.11.2022 tarihinde geçerli asgari ücretin üç katı tutarında idari para cezası uygulanacaktır.

IV- ADİ ŞİRKETLERDE ŞİRKETE YENİ ORTAK ALINMASI HALİNDE İŞYERİ BİLDİRGESİNİN VERİLMEMESİ

Adi şirketlerde şirkete yeni ortak alınması halinde en geç yeni ortağın alındığı tarihi takip eden on gün içinde işyeri bildirgesinin verilmesi gerekmektedir.

Örnek 1: (A) adi ortaklığına 03.11.2022 tarihi itibariyle yeni bir ortağın alınması halinde, 03.11.2022 tarihini takip eden 10 gün içinde işyeri bildirgesinin verilmesi halinde idari para cezası uygulanmayacaktır. Diğer taraftan, adi ortaklıklarda bir ortağın mevcut ortaklara hisse devri yapması halinde işyeri bildirgesi verme zorunluluğu bulunmadığından, işyeri bildirgesi verilmemesi nedeniyle idari para cezası uygulanmayacaktır. Ayrıca, ortaklardan birinin ortaklıktan ayrılması halinde işyeri bildirgesi verme yükümlülüğü bulunmadığından işyeri bildirgesi verilmemesi nedeniyle idari para cezası uygulanmayacaktır. Ancak, gerek hisse devriyle, gerekse ortaklardan birinin ortaklıktan çıkmasıyla ortak sayısının bire düşmesinin adi ortaklığın sona ermesi sonucunu doğurması ve müstakil yapısı ortadan kalkan ortaklığın işlettiği yeni işverenin gerçek kişi olması sebebiyle bu durumun işletmenin devri mahiyetinde olması, devir tarihini yani ortak sayısının bire düştüğü tarihi takip eden 10 gün içinde işyeri bildirgesinin verilmesi gerekmekte olup, bu süre içerisinde verilmemesi halinde idari para cezası uygulanacaktır.

Örnek 2: 2 gerçek kişiden oluşan AB adi ortaklığının ortaklarından (A)’nın 23.10.2022 tarihi itibariyle ortaklıktan ayrılması durumunda, (B) gerçek kişisi tarafından (A) gerçek kişisinin ortaklıktan ayrılma tarihini takip eden 10 gün içinde (02.11.2022 tarihine kadar) işyeri bildirgesinin verilmemesi halinde idari para cezası uygulanacaktır.

V- İŞYERİNİN FAALİYETTE BULUNDUĞU ADRESTEN BAŞKA BİR İLDEKİ ADRESE NAKLEDİLMESİ HALİNDE İŞYERİ BİLDİRGESİNİN VERİLMEMESİ

İşyerinin faaliyette bulunduğu adresten başka bir ildeki adrese nakledilmesi halinde, en geç nakil tarihini takip eden on gün içinde işyeri bildirgesinin verilmemesi halinde idari para cezası uygulanacaktır.

Örnek 1: (A) Limited şirketinin Ankara’da faaliyette bulunulan işyerinin 17.10.2022 tarihinde İzmir’e nakledilmesi halinde işyeri bildirgesinin en geç 27.10.2022 tarihine kadar verilmesi halinde idari para cezası uygulanmayacaktır.

VI- SİGORTALI ÇALIŞTIRILAN BİR İŞİN VEYA İŞYERİNİN BAŞKA BİR İŞVERENE DEVREDİLMESİ HALİNDE İŞYERİ BİLDİRGESİNİN VERİLMEMESİ

Bir işyerinin devri demek onun bütün hukuki neticeleriyle birlikte, yani aktifi ve pasifi, işçisi ve tesisatı ile birlikte faaliyet halinde bir başkasına geçmesi demektir. Bu şartlarla yapılan bir devir anlaşması, çalışanların hizmet akitlerinin kesintisiz olarak devamı, yani yeni işverenin bu akitleri tanımasını kapsayacağından el değiştirme sayılacaktır. Aksi halde, ilk işveren kendi işçilerinin akdini feshederek faaliyetini tatil etmişse ortada 5510 sayılı Kanun’un tarifine uygun bir işyeri kalmamış olacaktır. Böyle bir işyerini sadece binası, tesisatı, makina ve sair demirbaşları ile başkasına satmak veya kiralamak hukuken mülkiyetin veya kullanma hakkının devredilmesi demektir ki, bu durum el değiştirmenin varlığına yeterli sayılmaz, çalışanların akdi bağlılıklarının da fiilen veya sözleşme ile devredilmiş olması gerekir. Bu bakımdan bir işyerinin aktifi ve pasifi, işçisi ve tesisatı ile birlikte faaliyet halinde bir başkasına geçmesi yani devredilmesi halinde, devir tarihini takip eden 10 gün içerisinde işyeri bildirgesinin verilmemesi halinde idari para cezası uygulanacaktır.

Örnek 1: A işyerinin 09.10.2022 tarihinde devredilmiş olduğu varsayıldığında, işyeri bildirgesinin en geç 19.10.2022 tarihine kadar verilmemesi halinde idari para cezası uygulanacaktır. Diğer taraftan, aynı işverene ait birden fazla işyerinin aynı veya farklı zamanlarda devredilmesi halinde her bir devir için ayrı ayrı işyeri bildirgesi verilmesi gerektiğinden, yasal süresinde verilmeyen her bir işyeri bildirgesi için ayrı ayrı idari para cezası uygulanacaktır.

Örnek 2: A işverenine ait (B) ve (C) işyerlerinin 06.11.2022 tarihinde devredildiği ve bu işyerleri için devir bildirgelerinin yasal süresinde verilmediği varsayıldığında, verilmeyen her bir işyeri bildirgesi için idari para cezası uygulanacaktır.

Özel bir bina inşaatını tümü ile yapmak üzere (yani anahtar teslimi şartıyla) sahibinden alan müteahhit akdin feshedilmesi, inşaatın mühürlenmesi gibi sebeplerle inşaatı yarım bırakır veya bıraktırılırsa, kalan işlerin mülk sahibi tarafından çalıştırılan sigortalılarla tamamlanması veya yeni bir sözleşme ile başka müteahhitlere tamamlattırılması halinde, bir işverenden diğerine hukukî neticeleriyle devir bahis konusu olmayacağından işyeri devir bildirgesi verilmeyecektir. Ancak işe devam eden veya işi ikmal eden yeni işveren tarafından en geç sigortalı çalıştırılmaya başlanılan tarih itibariyle işyeri bildirgesi verilmesi gerekmektedir. İnşaatın kalan kısımlarını ikmal eden yeni işveren tarafından en geç sigortalı çalıştırılmaya başlanılan tarih itibariyle işyeri bildirgesinin verilmemesi halinde idari para cezası uygulanması gerekmektedir.

Yine ihale konusu işin eksik kalan kısmının sonradan düzenlenen sözleşmeye istinaden işi devir alan tarafından yapılması ve üstlenilen bu kısım için ayrıca teminat alınması halinde işin devrine idarece muvafakat edildiğine ilişkin sözleşmenin ibraz olunması ya da idarece yazı ile Kuruma bildirilmesi kaydıyla, sözleşmede, işin önceki kısımlarından dolayı işi devir alanın sorumluluğu hususunda herhangi bir hükme yer verilip verilmediği üzerinde durulmaksızın, işi devir alan adına ayrı bir işyeri dosyası açılacaktır. Bu durumda ihaleyi devir alan kişi devir aldığı tarih itibariyle 5510 sayılı Kanuna göre sigortalı çalıştırır ise en geç sigortalı çalıştırmaya başladığı tarih itibariyle işyeri bildirgesi vermesi gerekmektedir. Söz konusu bildirgenin süresinde Kuruma verilmemesi halinde idari para cezası uygulanacaktır.

Noter işyerleri ile ilgili olarak noterin ölümü, atanması veya emekli olması halinde yeni noter atanıncaya kadar noterlik işyerlerinin boşta kalmış olduğu dönemlerde noterliğin işlemlerini yürütmekle görevli noter vekillerinin mevcut noterlik dosyalarında adına isim tashihi yapılacak olup; bu durumda işyeri bildirgesi verilmeyecek ve dolayısıyla idari para cezası uygulanmayacaktır. Diğer taraftan Adalet Bakanlığı’nca noterlik görevinden ayrılan şahsın yerine yeni bir noterin atanması halinde, 5510 sayılı Kanun’un 11. maddesi bakımından bir devir keyfiyeti yani işyerinin sigortalıları ve bütün hukuki sonuçları ile birlikte başka bir şahsa devri söz konusu olmayacağından devir bildirgesi verilmeyecektir. Ancak bu durumda, yeni atanan noter göreve başlama tarihi itibariyle 5510 sayılı Kanuna göre sigortalı çalıştırır ise en geç sigortalı çalıştırmaya başladığı tarih itibariyle işyeri bildirgesi vermesi gerekmekte olup; bildirgenin belirtilen sürelerde verilmemesi halinde idari para cezası uygulanacaktır.

Faal (sigortalı çalıştırılan) bir işyerinin icra müdürlüğünden veya yine faal (sigortalı çalıştırılan) bir işyerinin özelleştirme kapsamında özelleştirme idaresinden satın alınması hallerinde, bu durum eski işverenle yeni işveren arasındaki irade birlikteliğini içermediğinden bu işyerlerinin devri söz konusu olmayacak ve dolayısıyla sözleşmelerinde aksine hüküm bulunmadığı takdirde devir işyeri bildirgesi verilmeyecektir. Bu durumda, icradan ya da özelleştirmeden satın alan kimse satın alınan veya özelleştirilen tarih itibariyle sigortalı çalıştırır ise en geç sigortalı çalıştırmaya başladığı tarih itibariyle işyeri bildirgesi vermesi gerekmekte olup; bildirgenin belirtilen sürelerde verilmemesi halinde idari para cezası uygulanacaktır.

Tüzel kişiliği olan ortaklıklarda ortaklardan birinin hisselerini başka birine devretmesi, şirketteki hakim durumu değiştirse bile, şirketin tüzel kişiliğinde bir değişiklik oluşturmayacağından; işveren değişikliği olarak nitelendirilemez. Bu durumda işyeri bildirgesi verme yükümlülüğü bulunmadığından, idari para cezası da uygulanmayacaktır. Tek ortakla kurulmuş olan tüzel kişiliklerde de ortağın hisselerinin tamamını veya bir kısmını bir başka gerçek veya tüzel kişiye devretmiş olması devir mahiyetinde sayılmadığından işyeri bildirgesi verilmemesi nedeniyle idari para cezası uygulanmayacaktır.

VII- İŞYERİNİN MİRAS YOLUYLA İNTİKALİ HALİNDE İŞYERİ BİLDİRGESİNİN VERİLMEMESİ

Bir işyerinin işvereni gerçek kişi ise, onun ölümü ile bu işyerinin mirasçısına kalması halinde hukuken küllî bir intikalden söz edilir. Böyle bir işyeri mirasçı tarafından reddedilmeyip kabul edilmişse, çalışmakta olan işçilerin akdi bağları da intikal etmiş olacağından el değiştirme hali meydana gelecektir. Bu durumda, miras yolu ile intikal eden işyerinden dolayı yeni işveren (mirasçılar) tarafından düzenlenecek işyeri bildirgesinin ölüm tarihinden itibaren en geç üç ay içinde Kurumumuza verilmesi gerektiğinden, anılan bildirgenin en geç üçüncü ayın son gününde verilmemesi durumunda idari para cezası tahakkuk ettirilecektir.

Örnek 1: (B) gerçek kişi işverenin 12.08.2022 tarihinde vefat ettiği varsayıldığında, reddi mirasta bulunmamış varislerince işyerinin intikaline ilişkin bildirgenin en geç 12.11.2022 tarihine kadar Kuruma verilmemesi halinde idari para cezası uygulanacaktır. Ayrıca, ölüm tarihi itibariyle sigortalı bildiriminde bulunulmayan bir işyerinin mirasçılara intikali halinde, ortada sigortalı vasfı taşıyan kimselerin bulunmaması nedeniyle işyeri bildirgesi verilmeyeceğinden, idari para cezası uygulanmayacaktır.

Örnek 2: 1 No.lu örnekteki (B) gerçek kişi işverenin ölüm tarihinde Kuruma sigortalı bildiriminde bulunulmadığı ve dolayısıyla işyerinde sigortalı vasfı taşıyan kimselerin çalıştırılmadığı varsayıldığında, reddi mirasta bulunmamış varislerince işyeri bildirgesi verilmeyeceğinden, idari para cezası da uygulanmayacaktır. Diğer taraftan mahkeme kararına istinaden vasiyeti gerçekleştirme görevlisi olarak atanmış kişi tarafından işyeri bildirgesinin yasal süresi dışında verilmesi halinde vasiyeti yerine getirme görevlisi adına idari para cezası tahakkuk ettirilemeyeceğinden, mirasçılar nam ve hesabına yasal mükellefiyetleri yerine getirmekle mükellef olan kişi tarafından yasal süresi dışında verilen işyeri bildirgesinden dolayı işyeri (mirasçıları) adına idari para cezası tahakkuk ettirilmesi gerekmektedir.

Örnek 3: (A) gerçek kişisinin 24.01.2022 tarihinde vefat etmesi üzerine mahkeme kararı ile 27.03.2022 tarihinde vasiyeti gerçekleştirme görevlisi olarak atanan (B) gerçek kişisi tarafından 22.05.2022 tarihinde işyeri bildirgesinin verildiği varsayıldığında, 24.04.2022 tarihine kadar işyeri bildirgesinin verilmemesi nedeniyle uygulanacak idari para cezası mirasçıları adına tahakkuk ettirilecektir.

VIII- SONUÇ

Sonuç olarak, Kanunların öngördüğü hükümlere uyulmaması durumunda bir yaptırımın uygulanması gayet doğaldır. Bununla birlikte, hükümlerin uygulanmasında istisnai durumlar da her zaman söz konusu olabilmektedir. Bu istisnai durumları bilmekte fayda vardır. Bu doğrultuda, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası kanunu uyarınca uygulanan idari para cezası yaptırımının asgari ücret üzerinden hesaplanıyor olması ile asgari ücrete yapılan yüksek oranlı zamların da varlığı göz önüne alındığında yazımızda belirtilen ayrıntılara çok daha fazla dikkat edilmesi işverenlerimizin faydasına olacaktır. 

Murat ARAZ*

E-Yaklaşım / Kasım 2023 / Sayı: 371

___________________________

* Sosyal Güvenlik Denetmeni